Ah bizim doymak bilmez hırslarımız, menfaatlerimiz çıkarlarımız; 17 ağustosta sana yenildik asıl biz!. Yoksa, kaç milyar yıldır ortalama 25 senede bir deprem oluyor, biliyoruz!.
Fahri Tuna
Gazeteci-Yazar
Hani ıssız bir yoldan geçerken
Hani bir korku duyar da insan…
İşte öyle bir şey…
Hani eskiden balkonlarından çay şıkırtıları, kahkahalar gelen bir apartman olduğunu bildiğimiz bir boş alandan geçerken..Hani tam şurası çocuk odası mıydı acaba diye içimizden geçirirken…Hani apartman hayaliyle müteahhite verilen Sütçü Ayşe’nin evinin yerinde yeller estiğini görünce…Hani bir korku duyuyorduk ya…
İşte öyle bir şey….
Zuhal Erol
Akademisyen-Yazar
İtiraz ediyorum…!!!
17 Ağustos un her yıl dönümünde bütün siyasiler , şehrin yöneticileri ve STK lar O günü hatırlatan bir fotoğraf karesi paylaşıp altına bir kaç cümle yazıyorlar..işte bizim deprem gerçeğimiz bu kadar..Yeter artık 20 yıldır bu anma msj larınızda bıktık sıkıldık ..soruyorum 20 yıl ne yaptınız ? Her an yıkılacak binlerce binalarda oturan insanımızı ve şehrimize okumaya gelen öğrencilerimizi ölmeden beton mezarlara gömdüğümüzü neden görmüyosunuz hiç mi vicdanınız sızlamıyor..Bu bizim kaderimiz değil , felaket hiç değil.Yeterki deprem gerçeğiyle yaşamasını bilelim..Sakarya gibi ovada yağmur yağınca sel oluyor insanlarımızı kaybediyoruz , yetkililerin cevabı şu oluyor “ metrekareye şu kadar yağmur yağdı .50 yılda böylesi görülmedi.Kaderimiz bu vb”..Deprem de binlerce insanımızı kaybettik yine benzer cevaplar verdiniz..Asıl cevap şu İhmal ihmal ihmal..“ Artık uyanın kendinize gelin , üzerinizdeki gaflet toprağından silkelenip bilimin aklın ve Atatürk ün yolundan ayrılmayın..17 Ağustos’ta onlarca vatandaşımıza otopsi yapan bir kardeşiniz olarak bu acı günleri tekrar yaşamak , kimsenin yaşamasını istemiyorum..Depremde hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum mekanları cennet olur inşallah..İşte benim itirazım buna!..
Cihan Kolip
Akademisyen-Siyasetçi
Ucube binaları gören yok!
Üzerinden 20 yıl geçti ancak bizleri yönetenler hala 17 Ağustos depreminden ne ders almışlar Ne bir ibret. Halkımız gibi çabuk unutmuşlar Ne yazık ki. Çok katlı UCÛBE binaları GÖREN bile YÖK işimiz Allah’a kalmış gibi duruyor Bütün ölmüşlerimize Allah rahmet eylesin derken Allah bu millete böyle bir felaket bir daha göstermesin büyük acılar yaşatmasın inşallah. Acil önlemler alınmalı hazırlık yapılmalı Yoksa bu kez daha büyük sorunlar ve kayıplar yaşayacağız gibi duruyor..
Mustafa Özbey
Spor Yazarı
Kaçarak uzaklaşıyorum!
Çok mecbur kalıyorum bazen ,yıkılan evimin yerine yapılan otoparka gitmeye.gidip oturma odama arabamı park ediyorum,gözüme tozlar kaçıyor her defasında hızla koşarak yok sanırım kaçarak uzaklaşıyorum.hiç geçmiyor hiç unutulmuyor.unutmuş gibi yapıyoruz hepimiz, biliyorum..
Ümit Bil
Ekrem Yüce: 20 yıl evvel cenaze kuyruğu gördük
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 20’nci yılında düzenlenen anma programında konuşan Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, “Biz ülke olarak çok kuyruklar gördük; gaz, sigara ve çeşitli kuyruklar gördük ama biz hiç cenaze kuyruğu görmemiştik. Biz 20 yıl evvel cenaze kuyruğu gördük” dedi.
17 Ağustos gününü anma programına Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir, Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Savaşan, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, protokol üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Sakarya İmam Hatip Liseleri Mezunları ve Mensupları Derneği (SİMDER) tarafından Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlayan anma programı çeşitli bilgilendirme etkinlikleri ile devam etti. Bilgilendirme etkinliklerinde ise AFAD, Kızılay, Sakarya Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Ekipleri ve bir çok STK yer aldı.
Her yer patladı mevlam bizi korudu
Sakarya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem Yüce,
“20 yıl evvelki o gecenin bize yaşattıklarını ve bir daha yaşatmamak üzere burada hem deprem şehitlerimizi anmak onlara dualar göndermek, onları hayırla yad etmek ve bir daha böyle depremlere karşı tedbirimizi almak, daha dikkatli olmak üzere bu programlarımızı icra etmekteyiz. O gece binlerce vatandaşımızı kaybettik. 17 Ağustos depreminin üzerinden 20 yıl geçti ve yine o gecenin acısını hala en derinden yaşıyor ve hissediyoruz. Bende o dönem Erenler Belediye Başkanıydım. Ve o dönemde benimde evim yıkıldı, 4’üncü kattaydım, 2 kat tamamen tuz buz oldu. Bizim kat 2’nci kat oldu, her taraf patladı ama Mevlam bizi kurtardı.
O enkazdan Mevlamıza ham ederek, dua ederek çıktık. Mevlam bir daha o gecede ki feryatları bizlere göstermesin inşallah. Dünya’nın 4 bir yanından hızlı bir şekilde yardımlar geldi ve Dünya’nın çok ufak olduğunu biz o gece anladık. Mezarlıklarda vatandaşlarımızı defnedecek imkan yoktu. Biz ülke olarak çok kuyruklar gördük; gaz, sigara ve çeşitli kuyruklar gördük ama biz hiç cenaze kuyruğu görmemiştik. Biz 20 yıl evvel cenaze kuyruğu gördük. Cenazelerimizi bekliyorlardı, sıraya giriyorlardı.
Allah bir daha bugünleri göstermesin. Bunun bir daha yaşanmaması için var gücümüzle çalışmalıyız, yaraları sararız ama hedefimiz yara sarmak değil yaralanmamak olmalı. Deprem öldürmez, bina öldürür. 20 yıldır birçok tedbir alındı ve alınmaya devam edilmektedir. Bu deprem, deprem değil bir felaketti. Ve bu depremin ismi Marmara Depremiydi ama asıl ismi asrın depremiydi. Ve toplamda 17 bin 480 vatandaşımız hayatını kaybetti. O gece bir felaket, kıyametti” dedi.
Ders alabildik mi?
Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir,
“Her şehrin bir hafızası var, şehirlerde insanlar gibi o hafızalarında acı, tatlı anılarını muhafaza ediyorlar. Sakaryamızda da yaşanan depremlerin her biri o şehir hafızasında acı hatıra olarak kaldı. Alınması gereken dersler, yapılması gereken yerler yapılmış, tedbirler oluşturulmuşsa biz bunlardan dersi almışız demektir, yoksa aynı şeyleri tekrar tekrar yaşayacağız demektir. Eğer biz ders almıyorsak tarihteki olaylar tekerrür edecek şekilde tekrar tekrar yaşamak zorunda kalacağız demektir. Bunlardan ders alarak, geleceğe daha iyi hazırlanıp insanımız için daha güzelini yapma gayreti içerisinde olmalıyız.
Son 20 yılda Dünya’ya baktığımızda afetlerde 17 Temmuz 1999’dan bu yana bir buçuk milyon kayıp vermiş. Afetlere tedbir almak yalnızca bizim değil Dünya’nın problemi. Erzincan’da doğmuş büyümüş birisi olarak birçok depreme bende şahit oldum. Bu coğrafya bütün bu acıları hep yaşayarak geldi bugünde yaşamaya aday. Oldu bitti diyeceğimiz bir durum değil. Aynı şeyi yaşayacağımız, karşılaşacağımız duygusuyla hareket etmemiz lazım. 3 bin 891 kaybımız var Sakaryamızda, hasarlı, yıkılan binalarımız var, 5 bin 180 yaralımız var.
Yaptığımız hiçbir şeyi yeterli görmememiz lazım, iyinin daha iyisine talip olmamız lazım. Bu ülkenin insanı için alınabilecek her tedbiri mutlaka düşünmemiz lazım. Bu konunun farkındalığını mutlaka en üst düzeyde tutmamız lazım. 7 gün 24 saat hazır beklememiz gereken bir durum var. 320 bin kişiye son 5 yıl içerisinde afet bilgilendirme eğitimi vermeye çalışmışız, hedefimiz belki 1 milyonun tamamı olmalı. Hiçbir ferdimiz temel afet bilincinden mahrum kalmamalı. Şuan ilimizin 16 ilçesinde 664 toplanma alanımız tespit edilmiş bulunmaktadır. Bir afet durumunda 169 bin 749 konteyner ve çadır kurulabilecek alanların tespiti yapılmıştır, afet haritamız da tamamlanmış bulunmaktadır” diye konuştu.
Program edilen dua ile sona erdi.
Net Gaste/Sakarya
DEPREM!!!!
Allah bir daha yaşatmasın inşallah!
20 yıl geçti ama hâlâ gördüklerimi, yaşadıklarımı unutamadım.
Bununla birlikte Türk’ün üstün yardımlaşma bilinci ve organizasyon becerisine tarihi bir örnektir.
Deprem toplanma merkezlerine AVM. ve gökdelenlerin yapılması can çekişen İstanbul’un üstüne toprak atmaktır.
Kentsel dönüşüm sürecinin Rantsal dönüşüme dönüşmesi ve %85 yapı stoğunun depreme dayanıksız olması daha da vahimdir.
Günümüzde oluşabilecek bir depremi düşünmek bile istemiyorum!
Fotoğraftaki Asker Arkadaşım Rahmetli Konyalı Mehmet Gökçanın Akyazıda çekilmiş son fotoğrafıdır…
Akyazıya birkere gelmiş yeşilliklerine,insanlarına hayran kalmış Asker Arkadaşım ben Akyazıya yerleşecem burası cennet dedikten bir kaç saat sonra pazarköy caddesi Anarlar sokakta aynı Apartmanın enkazından ben yaralı çıktım ama Asker Arkadaşım çıkamadı😪
O geceyi anlatmak gerçekten çok zor ancak yaşamak lazım!
Vefaat edenlere rahmetler,kederli Ailelerine sabırlar diliyorum
Hüseyin Cinal
