Teke Tek Programın dan:
“Atatürk Istanbul dan Samsuna devlet görevi ve ingiliz hükümetinin onayıyla gitmiştir. Hatta ingilizler ile yetki alanı üzerinde pazarlık yapmıştır. Hiç kimse Anadolu da bir savaşın taraftarı değildir Istanbul daki Türklerin arasında.”
Ilber Ortaylı ve Celal Şengör Hocalar söylüyor bunu.
Zaten ingiliz işgali altında olan Samsuna gidilmesi de bunu mantıken onaylıyor.
Bir de Bandırma gemisi konusu var ki , Celal Hoca Alman Jeologdan aldığı bir resmi koydu. Oysa 20 Mayıs 1919 tarihli Samsun yerel gazetesinin manşetinde orjinal resim var ve ben bunu gördüm. Gayet ihtişamlı ve bacalı bir Vapur ayrıca sağ tarafta halk ile heyet arasına ingiliz askerleri girmiş durumda büyük bir fotoğraf.
Acı olan ise üzerinden 100 sene geçmesine rağmen hala yeni TC nin varlığını idrak edemeyenler, padişahlığa öykünen ve onlara haksızlık yapıldığını acıklı sürgün hayatları ile ajite etme sevdalıları var.
15 milyon Türk Evladı harap , okuma yazma yok . Cephe de at bokundan arpa danesi seçerek yaşıyor. Bunu görmeyenler, Anadolu daki sefilliği görmeyenler padişahın utanmadan bir ingiliz gemisine binip gitmesini gururuna yidirenler , akıl dışı övgüler yağdırıyorlar.
1838 ile 1909 arası Osmanlı Tarihini Ramazan Kurtoğlu hocamızdan okuyun ve bir devlet nasıl batırılmış görün isterim.
Kimin kurduğunun hiç önemi yoktur , Cumhuriyet Saltanattan üstündür. Islam dini de bunu emreder. Zaten Abdülhamitin de düşüncesi kademeli olarak meclisli bir rejime latin harflerini de alarak bir sistem kurmaktı. Hatıralar da bunu görmek mümkün.
Yeni Cumhuriyetin kurulmasından sonraki icraatların eleştirilmesi veya övülmesi ise tamamen demokratik bir hakdır ve esas sorun da burda ki 2 tarafın yani Laik kesim ile Muhafazakar/ Tarikat ehli kesiminin tartışma kültürünün olmaması, empati yoksunluğu ile alakalıdır.
Dışa bağlı ve kapitülasyonların harap ettiği bir ekonomi TC nin akıl dolu iktisadi siyaseti ile kendine yeterli hale gelmiştir. Bunu görmemek körlüktür.
Ayrıca tamamen ingiliz kontrolünde olan Tarikatlar ile Mason Localarının kapatılması da 1938 kadar ki doğru uygulamalardır.
Üzerinden 100 sene geçmiş bir konuda bu milletin 2 ye bölünmesinin müsebbibi Laik Yobazlar ile Dinci Yobazlardır.
Turgut Güngör