GÜNEŞİ SEÇTİM!… VİRA BİSMİLLAH!…

GÜNEŞİ SEÇTİM… VİRA BİSMİLLAH…

Sevgili Dostlarım; Arkadaşlarım ve Meslektaşlarım;

İYİ PARTİ’nin yaklaşan Bursa İl Kongresi öncesinde, Başkan Adayı Sevgili Selçuk Türkoğlu’nun, şahsıma yaptığı aktif siyaset yapma teklifini kabul ettiğimi buradan sizlere duyurmak istiyorum.

Biz gazetecilerin siyasete girme kararının çok zor olduğunun bilincindeyim.

Bu zorluğun; ilkeli bir gazeteci olarak tarafsızlığımızı koruma gayretiyle bütün partilere ve siyasetçilere, meslek yaşamımız boyunca aynı mesafede durmaya çalışmamızdan kaynaklandığını da biliyorum.

Gerçek olan şu ki; gazetecilerin de bir dünya görüşü veya bir başka deyişle, basın mensuplarının da bir hayata bakış açısı mutlaka var.

Peki ben bu zorluğa rağmen siyasete neden girdim?

Şöyle ki;

Dünya öyle bir noktaya geldi ki, yüz yıllık gelişmeler, hiç abartısız artık neredeyse beş/on yıla sığmaya başladı.

Her alanda baş döndürücü hızla değişimler ve gelişmeler yaşanıyor.

Böylesine hızlı bir döngü içerisinde, dünyadaki ve ülkemizdeki klasik sağ/sol tanımlamasına oturtulan siyasetin değişmeme şansının kalmadığını düşünüyorum.

İnsanların büyük çoğunluğu, politikaya artık eskiden olduğu gibi öyle keskin çizgilerle sağdan ya da soldan bakmıyor.

Tam tersine; kendi eğitim, kültür ve bilgi birikimleri ile yaşam deneyimleri ışığından gördükleri, ‘doğrular’ ve ‘yanlışlar’ üzerinden bakmayı tercih ediyor.

Kısacası bana göre belli kalıplar üzerinden yapılan ‘radikal siyaset’ ve buna bağlı gelişen ‘klasik partizanlık’ dönemi bitiyor.

Buna karşılık; ülkenin, toplumun ve dahi tek tek insanların bire bir yaşadığı, hayati önem taşıyan güncel sorunlara odaklanan ve kendini her değişime aynı hızla ayak uydurmak zorunda hisseden yeni bir siyaset tarzı doğuyor.

Diğer bir deyişle bana göre devir artık ‘ideolojik’ siyaset devri değil ve tespitlerime göre İYİ PARTİ bu sürece uyum sağlama çabasındaki partilerin başında geliyor.

Kararlı, cesur ve dik duruşuyla halkın takdir ve teveccüh ettiğini düşündüğüm Genel Başkan Sayın Meral Akşener’in, toplumun her kesimini kucaklamak isteyişindeki samimiyeti gördüm. Bu nedenle de Değerli Kardeşim Selçuk Türkoğlu’nun, İYİ PARTİ çatısı altında birlikte siyaset yapma teklifini kabul ettim.

İnsanın vatanına, milletine, ülkesine doğrudan hizmet etmesinin en pratik yollarından biri de siyasettir.

Bugün geldiğimiz noktada da ülkemizde; hak, hukuk, adalet, düşünce, ifade ve basın özgürlüğü başta olmak üzere pek çok sorun, insanımızın günlük yaşamını çok zorlaştıran gerçekten çok ağır ekonomik problemlerle birlikte çözüm bekliyor.

Bununla birlikte; 36 yıldır hizmet ettiğim, iletişim alanındaki üniversite eğitimimi de sayarsak, 40 yılımı verdiğim medya sektöründeki can alıcı sorunların, bugün gerçekten çok yakıcı bir noktaya gelmesinin nedenini de, bu sorunları iyi bilen deneyimli gazetecilerin, aktif siyasetten uzak durmalarına veya bir nedenle politikaya girmek istememelerine bağlıyorum.

Hepimizin yakından bildiği yazılı, sözlü, görüntülü, digital, internet ve dahi sosyal ve medya ile ilgili sorunların, bizzat gazetecilerin de aktif siyasetin içine girerek, ellerini taşın altına koymalarıyla ancak nihai çözüme kavuşturulabileceğine inanıyorum.

Son tahlilde genel olarak ifade etmem gerekirse, hepimizin ortak ideali; huzur ve refahın hakim olduğu, özellikle çocuklarımızın, gençlerimizin, kısacası gelecek nesillerimizin, yarınlara güvenle bakacağı bir ülkeyi yeniden tesis etmektir.

Ben bu anlamlı uğraşa İYİ PARTİ çatısı altında katkı koymaya çalışacağım.

Kısmet olur da genel kurul iradesi, benimde içinde bulunacağım Selçuk Türkoğlu’nun listesine teveccüh gösterirse, bu çatı altında yukarıda ifade ettiğim görüşlerim doğrultusunda, ‘ilkeli siyaset’ yaparak çaba göstereceğime söz veriyorum.

Allah utandırmasın ve yolumuzu açık etsin diyorum.

Sevgi ve saygılarımla…
İbrahim Erdoğan/Bursa