Yazılanları okudukça, sözde şeyhin küçük bir çocuğu istismar ederken bile, Yüce Yaradan’ı ve onun Elçisi’ni istismarını izlerken kusasım geliyor.
Neymiş efendim, Yüce Yaradan kendisini test etmek istemiş.
Neymiş efendim, Peygamberin sünnetini uygulamak istemiş.
Hala bu adamda keramet arayıp, 10 yaşında 12 yaşındaki çocukların ailelerine, ifade değiştirmek için baskı yapanlar, onları tartaklayıp şikayetten vazgeçmelerini isteyenler, kurdukları saltanatın, sömürü düzeninin yıkılmasını istemeyenlerdir.
Bunlar meczuptur, sapıktır, çıkarcıdır.
Gerçek İslam Kanaat önderi, Peygamberimiz gibi olur.
Aklı başında her Müslüman bu sapık güruha sormalı.
‘Yahu siz kerametinizi hep rüyalarınızda mı görürsünüz..” diye.
Bunlar, Cahil halkın inançlarını paraya tahvil eden, biraz semirince o cahil insanların eşlerine, çocuklarına bile tasallut edecek kadar sapıktır.
Elini öpen direkt cennete gidecekmiş.
Öyle diyordu bu sapık.
Öteki çıkıp, rüyasında Çorum’da Toplanan şeyhler konseyinin kendisini bu makama nasıl getirdiğini, Peygamberin kendisini nasıl talimatlandırdığını anlatıyor.
Bir diğeri, Manisa üzerinden gelen depremi, Allah ile görüşüp nasıl başka yere gönderdiğini anlatıyor.
Bir diğeri, Suriye üzerine gelen İsrail Uçaklarını, şeyhin bir üfürmeyle nasıl sapır sapır döktüğünü, bizzat gördüğünden dem vuruyor
Öbürü Challanger Uzay Aracının vidalarını gevşetip nasıl düşürdükleri yalanı ile sahtekarlıkta zirveyi zorluyor.
Bir diğeri, indiği Mercedes Marka araç sorulunca “Agop yapacak, Yakup binecek. Onlar Müslümanlara hizmet etmekle yükümlüdür. Etmedikleri takdirde kelleleri gider” diyerek, acziyetini, geri kafalılığını kamufle etmeye çalışıyor.
Sanki Agop Mercedes’i yapıp o soytarının altına ücret almadan veriyor.
Bir başkası yaptırdığı hastanede, gittiği teftiş sırasında arkasında koca koca tıp diplomalı doktorlar sandalye taşıyor, yorulunca oturması için.
Daha bitmedi, bir başkası ahtapot gibi ördürdüğü çok sayıda ipi salıyor, kalabalığın ortasına ipin ucunu tuttun tuttun.
Hepsinin altında son model ABD ve Alman araçları.
Hepsi saray yavrusu binalarda, havuzlu villalarda, Kaşanelerde oturuyor.
Beyler efendiler uyanın artık, kendinize gelin.
Bu güruh, din silahını kullanarak yarattıkları rezil hayatlar uğruna iki imparatorluk batırdı.
Bu gün aynı yapılanmalar, güzel yurdumun her köşesini zehirli sarmaşık misali sardı, sarmaya devam ediyor.
Çok gerilere gitmeye gerek yok.
Tutuklanarak cezaevine konan ve 40 binin üzerinde müridi bulunduğu söylenen bu sapığın yanında kimlerin boy gösterdiğine göz atmanız yeterlidir.
Yanıbaşında, Melikgazi Belediye Başkanı Mustafa Palancıoğlu’nun Üstadım diye ilan verdiği Kadir Mısırlıoğlu.
Diğer yanında, Melih Gökçek.
Geride bıraktığımız Mahahalli İdareler seçimlerinde Ankara’nın adayı, ilçe adaylarını toplayıp ziyaret etmedi mi bu sapığı, oy uğruna?
Bu sapık değil miydi, “İslam Cumhuriyetini kuruyoruz, o zaman en güzel sarığı biz saracak, en güzel cübbeyi biz giyeceğiz..” diyen.
Ne ufuk ama, sarık sarmak ve cübbe giymenin ötesinde bir dünya bile tasavvur edemiyorlar.
Beyler, efendiler, samimi Müslüman kardeşim, bunların tamamı emperyalizmin içimize soktuğu sapkın yapılanmalardır.
Sen sessiz kaldıkça daha da büyüyecek, demokrasiyi, cumhuriyeti, çağdaşlık adına ne varsa düşman belleyecek bizi zavallı Arap Toplumlarından biri haline getireceklerdir.
O nedenle artık uyan ve hayran hayran dinlediğin bu adamların birine ya da hepsine birden sor.
“Çağdaş Demokratik toplumlarda bilim, fen, teknoloji bu kadar ilerlemişken, siz ve sizin kafanızdaki insanların yönettiği ülkelerde neden hala deve sidiği kültürüne mahkum, o ülkelerin insanları?” diye.
O beğenmediğin, küçümsediğin Gazi Mustafa Kemal Atatürk var ya, tam 93 yıl önce görmüş bu imparatorluk batıran yobazlar sürüsünün, yeri geldiğinde, nasıl İngiliz ile, nasıl Yunan ile kanka olabildiğini.
Görmekle kalmamış, uyarmış da.
Demiş ki;
“Efendiler, biz tarikat, tekke ve zaviyeleri din düşmanı olduğumuz için değil; bilakis, bu tip yapılar din ve devlet düşmanı olduğu, Selçuklu ve Osmanlı’yı bu yüzden batırdığı için yasakladık. Çok değil, yüz yıla kalmadan, eğer bu sözlerime dikkat etmezseniz göreceksiniz ki bazı kişiler bazı cemaatlerle bir araya gelerek bizlerin din düşmanı olduğunu öne sürecek, sizlerin oyunu alarak başa geçecek ama sıra devleti bölüşmeye geldiğinde birbirine düşeceklerdir. Ayrıca, unutmayın ki o gün geldiğinde her bir taraf diğerini dinsizlikle suçlamaktan geri kalmayacaktır.”
Şimdi anladın mı?
………
Ahmet Zorlu yazıyor