İstanbul’daydım bir gün. İşlerimi bitirmiştim. Kombinem de var, ağız tadıyla bir gs maçı seyredeyim statta diye geçirdim içimden.
4 Levent Emniyetevler sSfir’e yakın arabamı park ettim. Galatasaray maçının başlamasına baktım bir saat kadar var. On beş yirmi dakikalık da yürüyüş yolum. TT Arena’ya doğru yürüdüm. Akşam loşluğu, arabalar, stada giden gruplar vs vs.. Baktım, sol tarafta yöresel yemekler satan bir lokanta var. Karnıma sordum, ‘açım’ dedi. girdim, bir yayla çorbası söyledim. Telefonum çaldı, kayıtsız bir numara arıyor. Pek açmam kayıtsızları. bir kere de açayım dedim. ‘fahri tuna ile mi görüşüyorum?’ ‘buyurun, benim’ gençten bir ses. ‘ağbi maça mı gidiyorsunuz?’ ‘evet, nereden anladınız?.’ ‘gidemezsiniz maalesef. cüzdanınızı düşürmüşsünüz çünkü.’ ‘hayır, düşürmedim. cebimde.’ aradım baktım üstüme başıma. kartlığım yok gerçekten. ‘evet, galiba düşürmüşüm arkadaşım.’ ‘tam neredesin şu anda agbi?’ ‘şu lokantada.’ ‘senden 250 metre gerideyiz ağbi. Beş dakikaya oradayız.’
4 Levent Emniyetevler sSfir’e yakın arabamı park ettim. Galatasaray maçının başlamasına baktım bir saat kadar var. On beş yirmi dakikalık da yürüyüş yolum. TT Arena’ya doğru yürüdüm. Akşam loşluğu, arabalar, stada giden gruplar vs vs.. Baktım, sol tarafta yöresel yemekler satan bir lokanta var. Karnıma sordum, ‘açım’ dedi. girdim, bir yayla çorbası söyledim. Telefonum çaldı, kayıtsız bir numara arıyor. Pek açmam kayıtsızları. bir kere de açayım dedim. ‘fahri tuna ile mi görüşüyorum?’ ‘buyurun, benim’ gençten bir ses. ‘ağbi maça mı gidiyorsunuz?’ ‘evet, nereden anladınız?.’ ‘gidemezsiniz maalesef. cüzdanınızı düşürmüşsünüz çünkü.’ ‘hayır, düşürmedim. cebimde.’ aradım baktım üstüme başıma. kartlığım yok gerçekten. ‘evet, galiba düşürmüşüm arkadaşım.’ ‘tam neredesin şu anda agbi?’ ‘şu lokantada.’ ‘senden 250 metre gerideyiz ağbi. Beş dakikaya oradayız.’
geldiler.
Pendik’te fabrika işçisi iki güzel kalpli delikanlı. Teslim ettiler cüzdanımı. Yemek için ısrar ettim. Bir çorbayı zor kabul ettiler.
Pendik’te fabrika işçisi iki güzel kalpli delikanlı. Teslim ettiler cüzdanımı. Yemek için ısrar ettim. Bir çorbayı zor kabul ettiler.
Meğer stada doğru yürürken birinin ayağına bir şey çarpmış. Bir kartlık/cüzdan. içinde üç ayrı banka kartı ehliyet nüfus cüzdanı 150 tl kadar da para. Benim için değerli bazı fotoğraflar, hatıralar… 118’i arayıp tc kimliğimden telefonumu öğrenmiş, öyle bana ulaşmışlar
Ne kadar çok mutlu oldum bilemezsiniz. Bulduğum kartlarıma degil. En çok insanlığın ölmediğine. Bu tür gençlerin ülkemin geleceğine dair umut olmalarına… Ülkem adına, dünya adına sevindim en çok da.
Bu iki altın kalpli gençle birlikte maça gittik sonra.
Fahri Tuna yazıyor
Fahri Tuna yazıyor