Sevgili okurlar,
Türkiye’de “gündeme” yetişebilene aşk olsun!
Cezaevinden MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin özel isteği ile tahliye edilen eski ülkücülerden Alaattin Çakıcı’nın, ülkenin en saygın ve eski ana muhalefet Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik tehditlerinin dumanı tüterken, yine akıllarda “Katar, Katar, Katar!”
Ah olan Katar!
Bakalım Çubuk linç girişimi davasını bu kantar, nasıl tartar?
Öyle ya, durup dururken, şu Sakarya Tank Palet Fabrikası’na talip olmak ta nereden çıktı?
Ülkeyi karıştırmanın alemi nedir?
Sahi bu fabrika Katar’a satıldı mı, satılmadı mı?
Kimine göre sıfır ücret ile 25 yıllığına devredildi, kimine göre yapılacak 50 Milyon Dolar yatırım bedeli burada tank, bilemediniz bir başka askeri silah üretilecek..
İyi de biz neyi tartışıyoruz?
Şu bizim Sakaryalıların da büyük bir himmetle kurduğu Tank Palet Fabrikası satıldı mı, satılmadı mı?
Aradan bir buçuk yıl geçti bu sorunun cevabını ne veren oldu, ne de yapılan açıklamalardan bir şey anlayan çıktı..
İşte CHP milletvekili Ali Mahir Başarır, “Tank Palet sattınız” diyeceğine, “bilmem neyi sattınız “diye celalilendi!
Sonra ise bu yanlış anlaşılmadan ötürü sözünü geri aldı, özür diledi..
Orada program konuğu olan iki AKtrol ise bu sürç-i lisan sonrası çıkan kelimelere takılarak, onlarda celalilendiler ve “ sözünü geri al” diye karşı hücuma geçtiler..
Türkiye’de hep böyle olur..
Biri köprüyü “satmağa” kalkar, diğer “sattırmam” der!
Bu merhum eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile zamanın Halkçı Parti Genel Başkanı merhum Necdet Calp’in bir kötü mirasıdır!
Ah olan Katar?
Tank Palet yetmedi, şimdi katar, katar her şeyimize göz diktin?
Yaylalar, limanlar, fabrikalar, borsa ve Kanal İstanbul!..
Siyasetinizi seveyim..
Bu zor salgın döneminde, yine iyi ve yağlı bir müşteri bulmanın keyfi de bir başkadır..
Al ulan Katar?
Yetmezse, yağlı börek, çörekte hazır!..
Unutulmasın ki, bu bozuk kantar, bir gün sizi de tartar!
***
Sevgili okurlar,
Avrupa Birliği Liderler Zirvesi bana çok yakın Avrupa Vadisi camdan saraylarında gerçekleşecek..
Türkiye’nin bir otel odasında bekletilmesinden beri oraya uğramıyorum..
O heyecanlı Avrupa Birliği üyelik başvuruları yaptığımız günlerde çok gerilerde kaldı..
Türkiye’de “askıda ekmek” modası başladı ya, burada “askıda üye “ modasını Avrupalılar MHP Lideri Devlet Bahçeli’den öğrendiler..
Bilmem kaç faslın, bilmem kaç dosyası müzakere için bekliyor..
Bu üyelik müzakeresi gerçekten bıkkınlık verdi..
Hem Türkiye, hem Avrupa Birliği bir karar verse de Hanya ile Konya’yı anlasak?
İşte böyle bir zirve öncesi Türkiye’den bir ses yükseldi:
“Türkiye’nin nihai hedefi Avrupa’dır!”
Allah! Allah!
Aklımız bugüne kadar neredeydi?
Avrupalılar da bu açıklamayı yedi ya, kerizle melerin üstüne, Türkiye’ye güzel sözler, güzel imkanlar, güzel mesajlar verecekler!…
Bir oraya, bir buraya savrulan siyaseti ile Türkiye, gerçekten bir çıkmazdadır..
Bu siyasi anlayış, bu demokratik tavırlar, bu alınan bencil, egoist dibe vurmuş demokrasimiz ve bireysel kararlardan sonra bize kim inanır?
***
Bugünlerde Avrupa Birliği ülkelerini bir kenara bırakalım, AK Parti’ye, Avrupa’da yüzde 70 oy veren Türkler bile şokta?
Nedeni, “Kara para, vergi kaçakçılığı ve terörizmle mücadele” bağlamında “uluslar arası bilgi paylaşımı anlaşmasına” imza atan Türkiye, maalesef yurtdışında yaşayan vatandaşlarını hiç akla getirmemiş..
2011 tarihinde imzalanan 2017 tarihinde güncellenen ve 2019 tarihinde iki ülke için yürürlüğe konan bu anlaşma gereği, bu yılın sonunda 54 ülkeye daha bilgi bildirimi yapılacak.
Bu 54 Ülke arasında şimdilik Almanya, Hollanda, Belçika, Fransa, Avusturya gibi bazı ülkeler yok..
Muhtemelen gelecek yıl da bu geri kalan ülkelerde yaşayan vatandaşların bilgileri, uluslar arası bilgi paylaşımı ağına aktarılacak..
Şimdi gel de katar, katar düşünme?
He mi de katar, katar?
Niye mi?
Niye olacak, bu ülkelerde yaşayan ve Türkiye’deki zenginliklerini, bankalardaki paralarını yurtdışında yaşayıp mali bildirimde bulunmayanların durumunu bir düşünebiliyor musunuz?
O yana salla beni, bu yana salla beni?
Mali denetçiler çağıranda, bu yana salla beni?
Bakalım, bu umursamazlığın, yurtdışı Türkleri bu imza bağlamında unutmanın bedeli, AK Parti iktidarına nasıl fatura edilecek?
Bu imza ile sermayeyi kediye yükledik mi?
Aman aracı, tefeci, hokkabazlara dikkat!
Zira bu işin anahtarı sizdedur taaaaa!
Yusuf Cinal,3 Aralık 2020 Brüksel