KIZILÇAM DÜŞMANLIĞI..
Sosyal medyada bir bilgi dolaşıma sokularak Kızılçam yerine başka bitki dikilmesi ve kızılçamı Abd nin bize zeytinlerimizi söktürerek diktirdiğini anlatmaktaydı.
Yanarken bile ağlayan, yanarken bile kozalağını 200 mt ileriye atarak içindeki tohumları yeni bir yaşama, yeni fidanların doğması için fırlatan, binlerce yıllık Torosların endemik bitkisinin uzunluğu Lübnan dağlarına kadar uzanır. Susuzluk, kuraklık dahil her ortamda büyüyen. 25 -30 mt boyunda değerli kereste üreten, reçinesi şifa olan, kağıt, kauçuk, ilaç, kozmetik ve mürekkep sanayinde kullanılan, yaprağı ayrı, kozalağı ayrı şifa olan çamı suçlu ve emperyal hastalık olarak gören bir bilgi servis edildi.
Bir çam kozalağının içinde barındırdığı tohumlar 8 yıl yaşayabiliyor ve ilk bulduğu suda fidan veriyor. Yangında kabuğu inceldiği için ilk yağmurda küllerine tutunarak başını güneşe uzatıyor.
Bu kadar tarihi ve önemli özelliği olan bölgemizin süsü, oksijen deposu ve hava temizleyicisini düşman ilan edenleri düşman ilan ediyorum.
Mahmut Öz/ Manavgat