Erdoğan’ın gölge boksu: Zamları unutturmak için aynıezbere başvurdu..
Türkiye’de vatandaşların hayat pahalılığı karşısında beli bükülmeye devam ederken, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Sokaklara döküleceklermiş, ya siz 15 Temmuz’u görmediniz mi? Cumhur İttifakı sizi gideceğiniz yere kadar süpürecektir” şeklindeki ifadesi, siyasette yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. Erdoğan’ın, Cumhur İttifakı tabanını güçlü tutmak için muhalefeti bir tehdit olarak göstermeye çalıştığı yorumları yapıldı.
Erdoğan, bu sözleri CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti lideri Meral Akşener’in 3 Ocak’ta Mersin Cumhuriyet Meydanı’nda kamuoyunun karşısına birlikte çıkmalarının ertesinde söyledi.
Ve bir bakıma, ekonomideki gidişata ilişkin endişeleri olan vatandaşların sokağa çıkma ihtimalini, 15 Temmuz 2016’da darbe girişimi yapan Fethullahçı terör örgütüyle aynı kategoriye sokmuş oldu.
Erdoğan’a ilk tepki, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan geldi.
Kişisel Twitter hesabında yaptığı paylaşımda “Ey Saray’daki şahıs, oy oranlarını gördükçe dilinin söylediğini kulakların duymaz oldu. Bugün resmen iç savaş naraları atmaya başladın. Bu millet bunları yemez! Bu millet sen ve sülalen saraylarda yaşayasınız diye sokaklarda kan dökmeyecek” diyen CHP lideri, bugün gazetecilere yaptığı açıklamada da şunları söyledi:
‘BEYEFENDİ BİZİM SOKAĞA ÇIKMAMIZI İSTİYOR ANLADIĞIM KADARIYLA, ZORLAYACAK, ÇIKMAYACAĞIZ’
“Bunun basın danışmanları yok mu ne konuştuğumuzu önüne koymuyorlar mı? Beni dinlemesini pek beklemem. Dinlediğinde koltuğunda oturamaz, eleştiriyi hazmedemez. Hangi taşkınlık? Tam tersi, ‘sakin, sabırla seçim sandığını bekleyeceksiniz, gidecek oyunuzu kullanacaksınız, otoriter yönetimi demokratik yollarla değiştireceğiz’ nokta. Gittiğimiz her yerde söylüyoruz. Beyefendi bizim sokağa çıkmamızı istiyor anladığım kadarıyla. Zorlayacak, baskı kuracak, çıkmayacağız. Sandıkta gereğini yapacağız.”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu da yaptıkları açıklamalarda benzer bir tavır ortaya koydu.
AKŞENER: DERHAL BİR PSİKİYATRİSTE GÖRÜNMESİNİ TAVSİYE EDİYORUM
“Ben böyle bir çağrıda bulunmadım. Sayın Uysal da Sayın Kılıçdaroğlu da yapmadı. Sayın Karamollaoğlu beyefendide de yok. Sokakta mücadele etmek, sokağa dökülmek gibi bir kelime, cümle kimseden çıkmamış” diyen Akşener, sözlerini “Bir cumhurbaşkanı ve AK Parti’nin genel başkanı olan kişi ‘Sokağa döküleceklermiş, meydanlara ineceklermiş. İnin de görelim’ diyor. Nereden baksanız acayip, nerden baksanız saçmalık. Ben Sayın Erdoğan’a derhal bir psikiyatriste görünmesini tavsiye ediyorum. Çünkü halisülasyon gören bir kişinin muhtemelen tavrı böyle olur” diye sürdürdü.
DAVUTOĞLU: CUMHURBAŞKANI, SOKAĞA ÇIKILSIN İSTİYOR
Davutoğlu da bizzat Erdoğan’ın vatandaşların sokağa çıkmasını istediği görüşünü dile getirdi:
“Sen bir devlet adamı olarak ‘Ben kovalayacağım’ dediğin anda soru şu; ‘Kim bu kovalananlar’. Cumhurbaşkanı sokağa çıkılsın istiyor. Sokağa çıkılsın ki kendisi de kendi taraftarlarını sokağa çıkarabilsin. Bu gerilimde AK Parti çözülüyor. Haklı olarak AK Parti kitleleri ‘Bunun için mi oy verdik’ diyor. Bir sene önce eleştiriler, ‘Cumhurbaşkanı doğru yapmaya çalışıyor ama etrafı yetersiz’; sonrası, ‘Cumhurbaşkanı yanlış yapıyor galiba’; şimdi ise Cumhurbaşkanı’na sert eleştiriler var.”
DİNİ SÖYLEMLERDE ARTIŞ
Öte yandan hem Erdoğan hem de ittifak ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, açıklamalarında sıklıkla dini söylemlere yer vermeye başladı. Bunun en akılda kalanı, Erdoğan’ın ‘faiz sebep, enflasyon neticedir’ tezini savunurken ‘Nas’ örneğini kullanması: “Bir Müslüman olarak ‘nas’lar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim. Hüküm bu.”
Cumhurbaşkanı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Özel’in “Çocukları bütün dünya nasıl yetiştiriyorsa öyle yetiştirmek varken bir ortaçağ zihniyetine yönelmenin, bunu kurumsallaştırmaya çalışmanın ne bu cumhuriyete ne bu millete faydası var; ne de Anayasa’ya uygunluğu var” şeklindeki ifadesi üzerinden ana muhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu’nu hedef alırken de şunları söylüyordu:
‘ÇOCUKLARIN KURAN’I ÖĞRENMESİ SİZİ NEDEN RAHATSIZ EDİYOR?’
“CHP Genel Başkanı’na soruyorum, Diyanet’in görevini hakkıyla yapmasından niçin gocunuyorsunuz? Çocukların Kuran’ı öğrenmesi sizi neden rahatsız ediyor? Artık cambazlığı, sahtekarlığı bırakın. Yeri geldiği zaman Kuran’a sahip çıkacaksınız yeri geldiğinde de ağzınızda hangi kusmuk varsa onu kusacaksınız.
‘AK PARTİ OLARAK MESELENİN ÜZERİNE GİTMEYE DEVAM EDECEĞİZ’
CHP Genel Başkanı bu skandalı karanlıkta ıslık çalarak geçiştiremez. Bunun bedelini ödeyecek. CHP Genel Başkanı, başta ortaçağ zihniyeti ifadesi olmak üzere bu hezeyanları açıklamalı, şayet izah edemiyorsa çıkıp milletten özür dilemeli. Aksi takdirde milletimiz CHP’ye gereken dersi sandıkta verecektir. Biz de AK Parti olarak meselenin üzerine gitmeye devam edeceğiz.”
BAHÇELİ: CUMA NAMAZINI KAZAYA BIRAKAN BU ZİHNİYET, İŞTE BU BOZUK CHP ZİHNİYETİNİN TA KENDİSİ
Aynı tartışmada Bahçeli’nin yorumu “İman nasip işidir, Allah’ın ikramıdır. İnanıp inanmamak herkesin kendi bileceği bir şeydir. Ancak dinimize laf söyletmeyiz. Bu saygısız edepsiz sözden dolayı CHP genel başkanının aziz milletimizden derhal özür, Allah’tan da af dilemesini bekliyoruz. Din bilmezler, Diyanet tanımazlar. Cuma namazını da kazaya bırakan bu zihniyet işte bu bozuk CHP zihniyetinin ta kendisidir. Allah bunlardan milletimizi de ülkemizi de korusun. Kuran’ı Kerim’e haşa kara çalmaya teşebbüs etmek köksüz ve kifayetsiz gevezenin en büyük günahlarından birisidir” oldu.
Gelişmelere bakıldığında iktidar blokunun Haziran 2023’te yapılacağını yinelediği seçime yaklaştıkça siyasetin daha da sertleşeceği anlaşılıyor. Ancak yaşananlar, bu haberin başlığına da konu olan ‘gölge boksunu’ hatırlatıyor.