1. Haberler
  2. Gündem
  3. ” Varlığımız Türk Varlığına armağan olsun!”

” Varlığımız Türk Varlığına armağan olsun!”

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Akşener’den gençlere: ‘Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet’ diyen atalarını, ‘Ya istiklal, ya ölüm’ parolanı hatırlayacaksın!

İYİ Parti lideri Meral Akşener, gençlere “Milletini yok saymak isteyenlere ‘Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet’ diyen atalarını hatırlayacaksın. ‘Ya istiklal, ya ölüm’ parolanı hatırlayacaksın” diye seslendi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Türk gençliğinin hayal ettiği hayatı yaşamaktan çok uzak olduğunu, hatta iktidara yakın kesimlerce ‘şımarıklıkla’ suçlandığını dile getiren Akşener, umudunun onlarda olduğunu söyledi. Ardından şöyle seslendi:

“Ey Türk Gençliği; onlar unuttular; ama sen hatırlayacaksın. Türkiye Cumhuriyeti’nin esas sahibi ve bekçisi, Türk demokrasisinin mirasçısı, Türk bağımsızlığının yılmaz kalesi; sen hatırlayacaksın. Milletini yok saymak isteyenlere ‘Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet’ diye haykıran atalarını hatırlayacaksın. Dört bir yandan kuşatılan, doymaz bir iştahla paylaşılan, uçurumun kenarındaki, yıkılmış Anadolu’ndan çıkan “Ya istiklal, ya ölüm’ parolanı hatırlayacaksın.

25 yaşında, Bekirağa Zindanı’nda yatan, 28 yaşında Harekat Ordusu’na katılan, 33 yaşında Çanakkale’de destan yazan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü hatırlayacaksın. Garbın afakını saran, o çelik zırhlı duvara, dahili ve harici tüm bedhahlara, gaflete, dalâlete ve hıyanete karşı; Samsun’da atılan, o ilk adımı hatırlayacaksın. Seni, ‘geleceğimiz’ diyerek, meçhule mahkûm etmeye çalışanlara inat; bugünün tarihini yazmak için; 1919 ruhunu hatırlayacaksın.” 

’19 MAYIS HAFTASINDA ATATÜRK HAVALİMANI’NA DOZERLERİ SÜRENLERE İNAT…’

– Her 18 Mayıs gecesinde sabahı heyecanla ve umutla bekleyen yüreklere, yarın doğacak kurtuluş gecesini hasretle bekleyenlere selam olsun. Bugün bizleri yüce meclisimizin çatısı altında bir araya getiren şanlı mücadeleye şükürler olsun. Bizler, bırakın anmayı, Atatürk’ün isminden bile rahatsız olanlara inat onu anmaya devam edeceğiz. Bizler 19 Mayıs haftasında Atatürk havalimanına dozerleri sürenlere inat, onun Türkiye için ortaya koyduğu büyük vizyonu hayata geçirmek için durmadan çalışmaya devam edeceğiz. 

– ‘Geçinemiyoruz’ diyenin ‘şükürsüz’ ilan edildiği yaftacı bir propagandaya maruz kalıyoruz. Ailelerin sıkıntısı bilinmesin diye, gençlerin istekleri duyulmasın diye, memleketimizin çilesi bitmesin diye uğraşan, milletten tamamen kopmuş bir iktidarla karşı karşıyayız. (Yuh sesleri üzerine) Yok yok yapmayacağız onları. Biz makulüz, ama kararlıyız. 

‘BAY KRİZ VE ARKADAŞLARININ TUTUNACAKLARI TEK BİR DALLARI KALDI’

– Elini attığı her şeyden kriz çıkartan Bay Kriz ve arkadaşlarının tutunacakları tek bir dalları kaldı, o da duygularımız. Dedikodulardan bıktık, yalanlardan usandık, suni kavgalardan sıkıldık ve Anadolu’yu karış karış dolaşmaya karar verdik. Bu yüzden 20 Ocak 2020’den beri yollardayız. Siftassız esnaflarla oturuyoruz. Çocuğunun geleceği için endişelenen annelerle konuşuyoruz. Atanamayan öğretmenlerimizin öğrencilerine hasretini dinliyoruz. Kitap parasını denkleştirmeye çalışan çocuklarımızla dertleşiyoruz.

‘KOSKOCA BİR ÖMRÜN HEYECANINI HİSSETMENİZ GEREKİRKEN, HER BİRİNİZİN YÜZÜNDE BİR HÜZÜN GÖRÜYORUM’

– Anadolu artık o eski Anadolu değil. Hiç kimse gülümsemek için bir sebep bulamıyor. Kimse dertlerinden kafasını kaldıramıyor. Çünkü artık insanımız güne nasıl başladığını değil, günü nasıl bitireceğini düşünüyor. Sevgili gençler, AK Parti iktidarının ülkemizi içine soktuğu bu sarmaldan en çok siz etkileniyorsunuz. Koskoca bir ömrün heyecanını hissetmeniz gerekirken, her birinizin yüzünde bir hüzün görüyorum. 

‘ASLA KİMSESİZ DEĞİLSİNİZ’

– Gençliğini hakkıyla yaşayamamış adamların boş nasihatlerine ve buyurgan tavırlarına maruz kalıyorsunuz. Kimi zaman hayat tarzınıza, hatta telefonunuza kadar ulaşan kirli bir el ile mücadele ediyorsunuz. Şunu bilin ki, bu mücadelede asla yalnız değilsiniz. Asla kimsesiz değilsiniz. Onlar sizi şımarık ilan etmek istiyor, oysa siz sadece emeğinizin karşılığını almak istiyorsunuz. Onlar sizi ülkeden kaçmakla suçluyor, hatta hain ilan ediyor, oysa siz ülkenizden koparılmış hissediyorsunuz. Biz biliyoruz.

‘BU İSTEKLERİ KASIMPAŞALI ERDOĞAN ANLARDI, AMA ARTIK YOK, BU DİYARDAN GİDELİ ÇOK OLDU’

– Cebinde beş kuruş olmadan, utana sıkıla ailesinin eline bakmayı değil, yaptıkları işin değerini görmek istiyorlar. Her sesini çıkarttığında kafasına vurulmasını değil, fikirlerinin dinlenmesini istiyorlar. Ama sen koca kibrinle artık bu istekleri anlayamazsın Erdoğan. Ama bu istekleri Kasımpaşalı Erdoğan anlardı. Çünkü gece aç uyumanın, yokluğun, yoksulluğun ne demek olduğunu, saray sefasına kapılan Erdoğan bilmez. Bir yüzükle yola çıkan Kasımpaşalı Erdoğan bilirdi. Ama Kasımpaşalı Erdoğan artık yok, kendisi bu diyardan gideli çok oldu. Artık karşımızda Beştepeli Bay Kriz var. Zalimin zulmü varsa, Türk gencinin arkasında da kaya gibi duracak, hakkını savunacak İYİ Parti var. 

‘KİMSE ENSEYİ KARARTMASIN’

– Kimse endişeye kapılmasın. Kimse enseyi karartmasın. Kimse bu iktidarın arkasında, tamir edilmez bir hasar bırakacağı ümitsizliğine düşmesin. İlk seçimde çekip gidecek, bu yoz iktidarın ardından,  bu büyük millet, hak ettiği, huzuru ve refahı ivedilikle bulacak. Kimse merak etmesin, çünkü bizler varız. Hep birlikte varız.  Ve dimdik ayaktayız. Birlikte çalışacak, birlikte üreteceğiz. Ve hep birlikte, çok kısa sürede bu enkazı kaldıracağız.

‘ÇOK AZ KALDI’

– Adaletle özgürleşen, güvenle yaşayan, liyakatle eşitlenen, sevgiyle güçlenen, üreterek kalkınan,  güçlü, zengin ve mutlu Türkiye’ye, el ele, kol kola, hep birlikte kavuşacağız. Emin olun, çok az kaldı.

‘BU DURUMA NASIL GELDİK BİLİYOR MUSUNUZ?’

– Türkiye’nin iyi ve cesur gençleri; bu duruma nasıl geldik biliyor musunuz? Bu duruma; Cumhuriyetimizin değerlerini, bir türlü içselleştiremeyen, Devlet yerine, şahsını, millet yerine, yandaşını koyan, ‘biz’ yerine ‘ben’ diyen,  bir çirkin anlayış yüzünden geldik. Bu duruma; yoksulluğu kader, yolsuzluğu hizmet, yutsaklığı da, sadakat diye benimsetmeye çalışan bir kirli zihniyet yüzünden geldik.

– Bu duruma; Türk devletinin gücünü, Türk Milleti’nin iradesini, bir kişinin, iki dudağı arasına bırakan; meydanlarda, hamasi nutuklarla pazarlanan; ülkemizi uçuracağına, uçuruma götüren; bir ucube sistem yüzünden geldik.

‘ASLA UNUTULMAMASI GEREKEN BAZI ŞEYLERİ UNUTTULAR’

– Biz o gün de; millet iradesine uzana ellere, hayır demiştik. Bugün de, hayır diyoruz. Biz o gün de; Yüce Meclisimize vurulan prangalara, hayır demiştik.  Bugün de, hayır diyoruz.  Biz o gün de; Türk devletinin hafızasını, kurumlarını ve değerlerini yok etmek isteyenlere, hayır demiştik. Bugün de, hayır diyoruz.  Çünkü onlar, unuttular… Asla unutulmaması gereken bazı şeyleri unuttular.

‘YOKLUĞA MAHKUM EDİLEN ANADOLU’NUN YENİDEN DOĞUŞUNU UNUTTULAR’

– Bu muhteşem ve büyük ülkenin, Türkiye Cumhuriyeti olduğunu, bu aziz ve kahraman milletin de, Türk Milleti olduğunu unuttular. Tarihimizin hiçbir döneminde, baskıya boyun eğmediğimizi; söz konusu bağımsızlığımız olunca, bırakın tek bir kişiyi, tüm dünyayı dize getirdiğimizi; millet iradesine dokununca, yeri göğü inlettiğimizi, unuttular. Galata simsarlarının, yok oluşunu, Duyun-u Umumiye memurlarının, defoluşunu, yokluğa mahkûm edilen Anadolu’nun yeniden doğuşunu, unuttular.

‘KENDİLERİNİ ATATÜRK’LE YARIŞTIRMANIN PEŞİNE DÜŞTÜLER’

Kendilerini, Atatürk’le yarıştırmanın peşine düştüler. sattıkları fabrikanın, söktükleri ağacın, yıktıkları pistin, bu memleketin varlıkları olduğunu, bir türlü kavrayamadılar.  bastıkları toprağı, vatan yapan değerlerimizi, bir türlü özümseyemediler. Türkiye Cumhuriyeti’ni, fethedilmesi gereken bir yer olarak gördükçe; bu ülkenin, kendi ülkeleri olduğunu da unuttular.

‘EY TÜRK GENÇLİĞİ, SEN HATIRLAYACAKSIN’

– Ey Türk Gençliği; onlar unuttular; ama sen hatırlayacaksın. Türkiye Cumhuriyeti’nin esas sahibi ve bekçisi, Türk demokrasisinin mirasçısı, Türk bağımsızlığının yılmaz kalesi; sen hatırlayacaksın. Milletini yok saymak isteyenlere ‘Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet’ diye haykıran atalarını hatırlayacaksın. Dört bir yandan kuşatılan, doymaz bir iştahla paylaşılan, uçurumun kenarındaki, yıkılmış Anadolu’ndan çıkan “Ya istiklal, ya ölüm’ parolanı hatırlayacaksın.

‘SAMSUN’DA ATILAN O İLK ADIMI HATIRLAYACAKSIN’

– 25 yaşında, Bekirağa Zindanı’nda yatan, 28 yaşında Harekat Ordusu’na katılan, 33 yaşında Çanakkale’de destan yazan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü hatırlayacaksın. Garbın afakını saran, o çelik zırhlı duvara, dahili ve harici tüm bedhahlara, gaflete, dalâlete ve hıyanete karşı; Samsun’da atılan o ilk adımı hatırlayacaksın. Seni, ‘geleceğimiz’ diyerek, meçhule mahkûm etmeye çalışanlara inat; bugünün tarihini yazmak için; 1919 ruhunu hatırlayacaksın.

‘VARLIĞIMIZ, TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN’

– Bugünümüzü kurtarmak, geleceğimize sahip çıkmak için tüm ayrışmaları, kutuplaşmaları geride bırakarak, millet için, memleket için yeniden bir araya gelmeye ihtiyacımız var. 1919 ruhunu yeniden diriltmeye ihtiyacımız var. Sizler Türk milletinin yegane umudu olarak, 1919 umudunu yeniden diriltmeye and içer misiniz? Kayıtsız ve şartsız yakılan kutlu ateşimizi yeniden harlamaya ant içer misiniz? (Ant içeriz sesleri) Şimdi hep birlikte, ‘Varlığımız, Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türküm diyene’ Allah’a emanet olun. 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
” Varlığımız Türk Varlığına armağan olsun!”
Yorum Yap