DUİSBURG- Türkiye’de seçim tarihinin yaklaşmasıyla siyasi partiler de gerek yurt içinde gerek yurt dışında seçim çalışmalarına başladılar. Saadet Partisi’nin yurt dışı teşkilatlanması olan Saadet Avrupa da seçim çalışmalarını tanıtmak amacıyla 12.Şubat.2023 Pazar günü “2023 1. Basın Buluşması” başlığı ile bir toplantı gerçekleşirdi. Almanya’nın KRV eyaleti, Duisburg şehrinde gerçekleşen toplantıya Türkiye’den Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Hukuk İşleri Başkanı Avukat Bülent Kaya, Saadet Avrupa Genel Başkanı Samet Sami Temel, Saadet Avrupa Teşkilat Başkanı Hasan Emir, Saadet Avrupa Sekreteri Yakup Özdoğru, Saadet Avrupa Tanıtım Medya ve İletişim Başkanı Murat Gürbüz ve Saadet Avrupa Başkanlık Divanı üyeleri Bahri Tükenmez ve İbrahim Gümüşoğlu katıldılar.
Toplantının açılışında Murat Gürbüz, 6 Şubat günü Türkiye’de yaşanılan elim deprem felaketine değinerek, “Hepinizin de bildiği gibi Türkiye’de asrımızın en büyük deprem felaketini yaşadık. Acımız büyük. Genel Başkan yardımcımız Bülent Kaya Bey’in de yakınlarını kaybettiği bu felakette vefat edenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifa, yakınlarına sabır diliyoruz. Normalde bu toplantıda sizlerle çok daha farklı ve siyasi konuları ele alacaktık. Ancak böyle bir zamanda bunu yapmayı uygun görmedik. Toplantı da çok önceden belirlenmiş olduğu için iptal etmedik ve siz değerli basın mensuplarımız ile bir arada olmak ve gündem olarak da yaşadığımız elim deprem faciası hakkında konuşmak istedik. Her birinize toplantımıza katılımınızdan dolayı teşekkür ediyoruz” dedi. Daha sonra sözü Saadet Avrupa Genel Sekreteri Yakup Özdoğru’ya bıraktı.
DEPREM HOLLANDA’DAN DAHA BÜYÜK BİR ALANDA ETKİSİNİ GÖSTERDİ
Özdoğru yaptığı konuşmada “Ülkemizde yaşanan deprem felaketinin büyüklüğünün ve etkisinin anlaşılması için birkaç bilgilendirmede bulunmak istiyorum. Bu depremin etki alanı olarak 10 ilden bahsediliyor ve toplam yüz ölçümü 95 Bin kilometrekareye tekabül ediyor. Bu 95 Bin kilometrekare ne kadar büyük diye düşünür isek, içinde bulunduğumuz KRV eyaletinin yüz ölçümü 35 Bin kilometrekare, Hollanda’nın yüz ölçümü 42 Bin kilometrekare. Şu an bulunduğumuz ortamda birilerini suçlamak yerine ilk başta yapılması gereken insanı yardım boyutunda neler yapabileceğimize bakmaktır. Bu bağlamda Avrupa içerisinde birçok STK ve yardım kuruluşları hızlı bir şekilde yardımlarını başlattılar. Saadet Avrupa olarak biz de yardım çalışmalarımızı başlattık” söyleminde bulundu.
6 ŞUBAT İLE BİRLİKTE YERLE BİR OLDUK
Saadet Avrupa Genel Başkanı Samet Sami Temel, “Programımızı planlarken tabii ki ülkemizin gündeminde farklı meseleler, farklı gündemler vardı. 6 Şubat’la birlikte ülkemizin bir bölümü yerle bir oldu. Biz de manen yerle bir olduk. Ülkece depremden önce de sıkıntılarımız vardı. Depremden sonra sıkıntılarımız ikiye katlandı. Yükümüz bir o kadar daha arttı. Sorumluluk üstlenmiş bir kurum olarak, Türkiye’nin meselelerinin altından kalkmaya kararlı olan bir parti olarak bu meseleyi de el birliği ile milletimizle beraber yeneceğiz. Allah yardımcımız olsun”
TOPLANTIDA HATAY ile CANLI BAĞLANTI KURULDU
Özdoğru’nun bilgilendirmesinden sonra deprem bölgesinde bulunan Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Necmettin Çalışkan ile görüntülü bağlantı kurularak, felaket ile ilgili canlı olarak bilgi alındı. Deprem felaketinin en etkili olduğu illerden birinin Hatay olduğu, bu nedenle vefat eden vatandaşlarımızın çoğunluğunun Hatay’dan olduğu belirtildi.
Toplantının sonunda Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Hukuk İşleri Başkanı Avukat Bülent Kaya’ya söz verildi. Kaya konuşmasında Saadet Partisi olarak deprem ile ilgili yaptıkları çalışmalar hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
DEPREMİN İLK SAATLERİNDE KRİZ MASASI OLUŞTURDUK
Bu acılı günde, bu basın toplantısı düzenlemekte amacımız elbette ülkemizin yaşadığı bu deprem felaketini ve yapılabilecekleri paylaşmak. Deprem olur olamaz, daha ilk gününde Saadet Partisi Ankara genel merkezimizde bir kriz masası oluşturduk. Ardından bütün il başkanlarımızın ve Avrupa teşkilat başkanlarımızın katıldığı bir Zoom toplantısı gerçekleştirerek, durum değerlendirmesi yaptık. Ben de genel merkezimizin görevlendirmesi ile Diyarbakır ve Adıyaman illerine giderek deprem felaketini yerinde görmek, çalışmaları koordine etmek ve oradaki görmüş olduğumuz hususları genel merkezimize rapor ederek, çalışmalar hakkında desteklerini talep etmek üzere çalışmalarda bulundum.
BU SÜREÇ ALGILARLA DEĞİL, GERÇEKLER ÜZERİNDEN YÜRÜTÜLMELİ
Bu süreç elbette sadece insanların, yardım kuruluşlarının bir hafta on günlük çabasından sonra yavaş yavaş bölgeden çekilmeye başladığı süreçten sonra asıl belki aylarca yıllarca sürecek, depremin etkilerini ortadan kaldıracak bir sürece gidiyor. Bu ilk bir haftalık süreç arama, kurtarma, insanların acil ihtiyaçlarını giderme ile ilgili bir süreç yönetimidir. Bundan sonraki süreç hem depremin kalıcı etkilerini ortadan kaldırmak hem de o insanların gerçekten normal bir hayat sürebilmeleri için imkanları devlet olarak sağlayabilecek süreçleri ortaya koymak gerekiyor. Burada bir hususa özellikle değinmek istiyorum. Bu süreç artık algılarla değil, gerçekler üzerinden yürütülmesi gereken bir süreç olduğunun hep birlikte farkında olmamız lazım. Bu deprem sürecinde İktidarı ve muhalefeti ile bir birlik ve beraberlik görüntüsü çerçevesinde neler yapmamız gerektiğini hep birlikte istişare edelim, önlemleri birlikte alalım, bu deprem etkilerini ülkemizin üzerinden kaldırmak için el birliği ile ne yapmamız gerekiyor ise birlikte yapmaya gayret edelim. 10 ili kapsayan, geniş bir bölgeyi etkileyen bir deprem yaşadık. Kişisel çekişmeler bir kenara bırakılmalıdır. Bundan sonraki süreçte belki de yüz binleri aşan bir topluluk çadırlarda kalacak, bazıları bu şehirlerden göç edecek. Onun için Saadet Partisi olarak bizim önerimiz bu süreç sadece iktidarın tek başına yönetebileceği bir süreç değil, iktidarı ve muhalefeti ile hep birlikte ortak bir akıl ile bu sürecin üstesinden gelebileceğimize inanıyoruz. Bu kapsamda bundan sonraki bölgedeki birtakım değerlendirmelerimizi ve çözüm önerilerimizi raporlayıp hem milletimiz ile hem de iktidar ile paylaşacağız. Buradan bir teşekkürü de milletimize ve sivil toplumumuza yapmamız gerekiyor. Çünkü gerçekten o gün sahada millet vardı, o gün dayanışan bir millet vardı, bütün farklılıklarını bir kenara bırakarak kenetlenen bir millet vardı ve bu milletin ne kadar büyük olduğunu biz bu deprem felaketinde bir kez daha gördük. Dolayısı ile devletimizin de bu büyük millete yaraşır bir büyüklük ortaya koymasını, bir organizeye kavuşmasını ve büyük millete yakışır büyük bir devlet refleksi göstermesini beklediğimizi belirmeliyim.
Kaya’nın konuşması ile toplantı son buldu. Toplantı sonunda gazetecilerin soruları alındı. Bir muhabirin “Yaşanılan bu felaketin büyüklüğünde imar planlamasının ve aflarının etkisi var mıdır?” sorusuna Kaya: “Ne yazık ki büyük etkisi vardır. Geçmişte çeşitli belediye başkanlarının ve siyasilerin miting meydanlarında ‘bu şehrin imar sorunu çözüldü, bu ilçenin imar sorunu çözüldü’ diyerek yaptıkları seçim yatırımlarının sonuçlarını bugün görüyoruz” diye cevap verdi.
