9 ŞUBAT DÜNYA SİGARAYI BIRAKMA GÜNÜ /TÜM KANSERLERİN DÖRTTE BİRİ SİGARADAN KAYNAKLANIYOR
Beyin tümörlerinin ve gırtlak kanserlerinin yüzde 99’u, beyin kanamalarının yüzde 85’i, akciğer kanserlerinin yüzde 90’ı sigaradan kaynaklanıyor. Medicana Sağlık Grubu Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Hacer Ofluoğlu, 9 Şubat Sigarayı Bırakma Günü vesilesiyle sigaranın yol açtığı rahatsızlıkları anlatırken sigarayı bırakmak isteyenler için de önerilerde bulundu.
Sigara tüketiminde üst sıralarda olan Türkiye’de, sigara kullananların sayısı son 10 yılda yüzde 52 oranında arttı. Araştırmalar; Türkiye’de her yıl 750 bin çocuk ve gencin sigaraya başladığını, gençlerin yetişkinleri rol model olarak almasının bunun en büyük sebebi olduğunu gösteriyor.
Tüm dünyada farkındalık çalışmaları yapılan 9 Şubat Sigarayı Bırakma Günü’nde, sigaranın zararları hakkında bilgiler veren Medicana Çamlıca Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Hacer Ofluoğlu, sigarayı bırakmak isteyenlere de önerilerde bulundu.
Sigarayı bırakır bırakmaz iyileşme başlar
Sigaranın bırakıldığı ilk günde bile hayat kalitesindeki değişimin fark edileceğini vurgulayan Uzman Dr. Ofluoğlu, şunları söyledi:
“Kısa zamanda vücutta nikotin ve karbon monoksitin etkisi kaybolur. Bu da daha rahat nefes almayı, fiziksel kapasitenin artmasını sağlar. Sigaradan uzak durmak, birkaç haftada bağışıklığı baskılayan etkiyi ortadan kaldıracaktır. 2-12 hafta içinde kan dolaşımı düzelmeye başlar ve öksürük şikâyeti varsa azalır. Dokuz ayda öksürük ve nefes darlığı hafifler, enfeksiyon riski düşer. Akciğer fonksiyonları yüzde 5-10 arasında artar. Bir yıl sonra kalp hastalığına yakalanma ve kalp krizi; beş yıl sonra KOAH riski yarıya düşer ve felç riski sigara içmeyenlerle aynı seviyeye gelir.”
Pasif içicilerde bile akciğer kanseri riski 3 kat artıyor
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, tüm kanserlerin dörtte biri sigaradan kaynaklanıyor. Üstelik sadece içenler değil, çevrelerindeki pasif içiciler de birçok rahatsızlık riskiyle karşı karşıya kalıyor. Sigara tiryakilerinin yakın çevresinde yaşayan çocuklarda ani ölümlerin yanı sıra orta kulak ve solunum yolu enfeksiyonları, astım gibi hastalıklar daha sık görülüyor. Uzman Dr. Ofluoğlu; sigaranın, solunum yollarını örten hücreleri ve koruyucu siliyer yapıyı bozarak akciğerlerin her türlü zarara açık hale gelmesine yol açtığını belirterek, yarattığı tahribatı ve sonuçlarını özetle şöyle sıraladı:
- “Kronik akciğer hastalıklarının yüzde 80-90’ının sorumlusu sigaradır. Sigara içenlerde kronik bronşit, amfizem gibi hastalıklardan ölüm oranı, içmeyenlere göre 2,5 kat daha fazladır. Akciğer kanserlerinin yüzde 90’ı sigarayla ilgili olup, içenlerde riskler 15-20 kat yüksektir. İçmediği halde dumanına maruz kalanlarda bile akciğer kanseri riski 3 kat fazladır.
- Beyin tümörlerinin ve gırtlak kanserlerinin yüzde 99’u, beyin kanamalarının yüzde 85’i sigara kaynaklıdır. İdrar kesesi ve pankreas kanseri sigara içenlerde 2 kat daha fazla görülür. Böbrek kanserlerinin görülme riski ise 5 kat daha fazladır.
- Diş taşı oluşumunu hızlandırır, dişlerin çürümesine yol açar. Sigara içenlerde ağız içi kanserleri, diş eti, dil ve bademcik kanserleri, içmeyenlere göre 3-33 kat daha fazla görülür.
- Damar sertliği gelişmesini kolaylaştırır, koroner arter hastalığı gelişiminde en önemli risk faktörlerinden biridir. Kalbin oksijen tüketimini arttırır, damarlarda büzülmelere neden olur. Sigara içenlerde kalp krizi geçirme riski 3 kat artar.
- Ses kısıklığı ve kalınlaşmasına, cildin kurumasına, sedef hastalığına neden olur. Gözde katarakt oluşumu riskini arttırır.
- Erkeklerde sperm hareketliliklerini azaltır. Cinsel isteksizliğin artışına yol açar. Sigara içen erkeklerde prostat kanseri 2 kat fazla görülür.
- Gebe kadınlarda erken doğuma, düşük kilolu veya sakat bebek doğumlarına, düşüklere ve ölü doğumlara neden olur. Erken menopoza yol açarak osteoporoz riskini artırır. Cinsel yaşantıyı olumsuz etkiler. Rahim ağzı kanseri riskini yaklaşık 20 kat yükseltir.”
Muz, domates, süt ve patlıcan tüketebilirsiniz
Kaç yıldır kullanıldığı, vücut yapısı, hastalık geçmişi, direnme gücüne bağlı olarak sigara bırakma sürecinde farklı deneyimler yaşanabildiğini vurgulayan Uzman Dr. Ofluoğlu, bu bağımlılıktan kurtulmak isteyenlere şu tavsiyelerde bulundu:
“Tüketebileceğiniz farklı besin türleri, sigaranın etkilerinden daha hızlı kurtulmanıza olanak tanır. Muz, domates, süt ve patlıcan gibi sigara bırakırken yaygın tüketilen besin maddelerinin bu süreçte oldukça faydalı olduğu gözlenmiştir. Örneğin, domates yapısı gereği, sigara tüketiminde beyinde uyarılan bölgeye etki ettiği için bu dönemde tüketilmesi önerilen bir besindir. Canınız her sigara çektiğinde, bu gibi sağlıklı gıdalara yönelebilirsiniz. Egzersiz yapmak, spor gibi aktivitelere katılmak veya hobilerinize daha fazla zaman ayırmak da oldukça etkili. Yürüyüş, koşu, voleybol, basketbol gibi sporları düzenli yaparak sağlıklı bir yaşam tarzına adapte olurken, vücudunuzu güçlendirerek sigaranın zararlarından uzaklaşabilirsiniz. Hobilerinizle geçireceğiniz vakti arttırmak için kurs ve derslere katılabilirsiniz. Keyifli vakit geçirmek, sigaradan uzak durmanıza yardımcı olacaktır.”
Medicana Grubu Hakkında
Kurulduğu 1992 yılından bu yana yaklaşık 12 bin çalışanı ile hastalarına modern tıbbın imkânlarını sunan Medicana Grubu, İstanbul, Ankara, İzmir, Konya, Samsun, Sivas ve Bursa’da yer alan 15 hastanesi ile faaliyetlerine devam ediyor. Yaptığı yatırımlar ve sunduğu hizmet ile özel sağlık sektörünün öncüleri arasında olan Medicana Sağlık Grubu, hastanelerinin modern mimari yapıları, akademik kadrosu, teknoloji parkuru, tıbbi imkânları ve sağlık sektöründeki başarılarıyla uluslararası hastaların da tedavi olmak için tercih ettiği sağlık kuruluşları arasında yer alıyor. Sağlığa olduğu kadar eğitime de önem veren Medicana Grubu, 2018-2019 eğitim-öğretim döneminde “bireyin bütününü eğitmek” anlayışı ile Medicana Eğitim Grubu’nu kurdu ve Modern Bilimler Akademisi (MBA) Okullarını açtı. MBA, Türkiye’nin birçok ilinde bulunan kampüsleriyle Türkiye’nin lider eğitim kurumu olma yolunda çalışmalarına devam ediyor. Medicana Eğitim Grubu’nun 2019-2020 akademik eğitim yılında açtığı Fenerbahçe Üniversitesi ise dünya dillerine hâkim, inovatif ve yaratıcı düşünceye açık, sosyal ve akademik gelişimini tamamlamış bireyler yetiştirmeyi ve dünyanın önde gelen üniversiteleri arasında yer almayı hedefliyor.