İktidar yanlısı medya, Hukukçular ve Muhalefete mensup bütün medyayı takip ettim.
Dikkatimi çeken durumlar ve aykırı olan durumlar gözüme çarptı.
Hukuk konusunda millet iktidara güvenmemektedir.
Hukukçuların konuşmalarında, iktidarın icraatları hukuk dışıdır.
Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali, hukukçulara ve vicdanlara göre kasıtlı ve yanlıştır.
Oysa bu güne kadar mahkemeleri devam eden ve Erdoğan’ın diplomasının resmi olarak açıklanamaması, Lise, Üniversite kayıtlarında olmaması hakkındaki iddialar ve cevapsız bir sürü sorular….
Meydanlara toplanan ülke çapındaki protestolar sadece CHP ve İmamoğlu tepkisi değildir.
Bütün siyasi kuruluşlar, sivil toplum örgütleri AKP ve MHP hariç hepsinin ülkenin gidişatının kötü olduğunu, adalet mekanizmasının doğru çalışmadığına karşı her kesimin tepkisi ilk defa örgütlü olarak protestonun beklenilenden daha fazla sürpriz büyüklükte olması…
Özellikle provokatif bir iki olay haricinde ülke genelinde yapılan protestolarda protestocular aşırı tahrik edici durum göstermemiştir. İzlenimlerimize göre polisin göstericiler üzerine biber gazı ve tomalar ile su sıkmasından sonra karşılıklı küçük hareketler ki, protestonun anayasaya göre hak olması sebebiyle, polisler de bunu bildiğinden aşırı güç kullanma gereği duymaması sevindiriciydi. Son dağılma zamanında aşırı güç kullanılıp protestocuyu tahrik edip, karşılıklı arbede yaşanması normal, fakat istenilmeyen hareketlerdir.
Yadaş medya ya gelince inanın iğrendim. İftiralar diz boyu, tehditler, hakaretler ve çirkinlikler ile yalan haberler ile doluydu.
Muhalif ve objektif medya ise olayları olduğu gibi veriyor, yorumcuları görüntülere gidişata göre katkı sağlıyorlardı.
POLİS PKK’NIN NEVRUZ KUTLAMASINDA PAMUK ŞEKER DAĞITMASI, DİĞER PROTESTOCULARA SALDIRMASI gibi bir görüntü ortaya çıktı.
Tabi burada Devlet Bahçelidir muhatap, Apo kardeşine özgürlük istedi, istekleri doğrultusunda hareket etmesi, iktidar ortağı olduğu için onun gözetim ve korumasında olduğundan oraya sormak gerekiyor, bu gidişatı.
Hiçbir siyasi partiye üye olmayan ve taraftarı olmayan hür düşünceli bir Türk Milliyetçisi olarak benim gözlemlerim böyle.
Aslında yazılacak çok şey var, lütfen trollerin sayesinde çarpıtılıp, tahrik edilip hakkımda dava açılmaması için susma hakkımı kullanmak zorunda kalıyorum.
Adalet konusunda söyleyeceğim şu anda masamda duran sembolün terazisinin yamukluğu gibi görüyorum.
Bir tarafa çevirirsen yamukluk, diğer tarafa çevirirsen düzgün gibi…
Ahmet Aytaç yazıyor