Sevgili okurlar,
Memleketim Sakarya’da, Haziran ayından bu yana çeşitli ziyaretlerde bulunurken, bazı etkinliklere de katılarak, görüş ve düşüncelerimi dostlarımızla paylaşmaya, büyük özen gösteriyorum..
Yani misafirlik bitti!
Aslında, bizi misafir kabul edenler bilsinler ki, biz gözden uzaktayız ama, gönülden değil!
Kısacası Sakarya, komşu Kocaeli, Bolu, Eskişehir, Afyon, İstanbul, Ankara, Trabzon ve diğer iller inanın yakın takibimizde bulunuyor..
Evet, “yaprak kıpırtısını” bile yakından takip ediyoruz..
Bugün sizlere, biraz Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce ve çalışmalarından söz etmek istiyorum..
Adapazarı Belediyesi’nin 1868 Yılında kurulduğunu kaç kişi biliyor ki?
Tarih kitaplarının sayfalarını karıştırdığımızda, Adapazarı hakkında nelere şahit oluruz, nelere?
Sakarya 1954 Yılında il oldu..
Hemen, hemen benim ile yaşıt bir ilimiz var..
1871 Yılında Adapazarı-İstanbul tren hattı işletmeye açılıyor..
O Yıllar, tren yollarına türküler yakıldığı yıllardır..
Hani, o türküde olduğu gibi “kara tren” beklenir ya!?
Ne günler gelip geçti, ne günler?..
Kara trenin değilse,modern trenin Adapazarı’na tekrar gelmesi hoş oldu..
İyi ve yerinde bir karar!
Niye bunca yıl sürüncemede bırakıldı ki?
Bu hizmet Ekrem Yüce’ye artı puan getirdi..
Tebrikler..
1877-78 Yılları güç yıllarıdır..
Kafkas kökenli ve Bulgaristan Türklerinin göçü yaşanır bu yıllar..
Ah o çileli, ayrılık, hasret, yoksulluk günleri?
1900’lü Yıllarda kiremit, un fabrikaları, tuğla ocaklarının oluşturulması, bugünkü sanayinin temellerini oluşturur..
1914’lü yıllar zor yıllardır..
Bir yandan düşman Çanakkale’ye dayanmış, öte yanda içimizdeki düşman isyan nöbetler-indedir..
İşte bu yıllarda bile sanayinin ilk hamleleri sürer, tahta, demir arabalar, faytonlar hayatımıza girer..
Ah çocukluk!
Kaç kere, fayton arkasında sürücü kırbacı yedik!
Yılların dili olsa da, anlatsa?
SAKARYA BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ
Burada tarihi bilgilendirmelere bir nokta koyarak, günümüze gelelim mi?
Sakarya Büyük Şehir Belediye statüsüne ne zaman mı geçti?
Evet,o büyük 1999 Marmara Depremi sonrası 2000 Yılında Sakarya Büyük Şehir Statüsüne geçti..
İlk anda bu statü içine bazı ilçeler alındı,sonraki durum hepimizin malumu!
Elbette bu kente büyük hizmet eden belediye başkanları, valiler, bakanlar, siyasetçilerimiz, sivil örgüt temsilcilerimiz var..
BAŞKAN EKREM YÜCE?
Bu yıllara damgasını vuran ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da yakından tanıdığı ve çok güvendiği bürokratlardan,yani siyasetçilerden biri olan Ekrem Yüce’dir..
Kendisi ile bir tanışıklığımız yok!
Ahbaplığımız da yok!
Sadece “Sakaryalı olarak”, ortak bir yanımız var..
Başkan Zeki Toçoğlu’ndan sonra göreve getirilen Ekrem Yüce farklı çalışmaları ile takdir ediliyor..
Beğendiğim, takdir ettiğim yönleri çok..
Ama keşke yapmasaydı dediğim icraatları da var?
Mesela, son “PSB Anatolia 21” fuarına tavır koyması, fuarın en iyi şekilde düzenlenmesi için gerekeni yapması halktan olumlu puan aldı..
Sapanca Kırkpınar mevikiinde 90 Bin metrekare alanda oluşturulan ve 200 firmanın katıldığı bir alanı tanzim etmek,düzenlemek, buraya araç desteği, düzenlenme, yol ve diğer ihtiyaçlar için belediye imkanlarını seferber etmesi,fuara sahip çıkması her şeyin üstündedir..
Elbette daha yapılacaklar var..
NE GEREĞİ VAR?
Keşke, fuar girişlerinde panolarda resmi olmasaydı diye düşünüyorum!..
Bu durum,” ego tatmininden, kendini beğenmişlikten” başka şey değildir..
Önemli olan,” fuarın Sakarya’ya, Sakaryalılara mal edilmesi” olmalıdır!
Buna rağmen, Sapanca ve Arifiye belediyeleri ve organizatör ile koordinasyon içinde olması, fuara gelen,gidenle yakından ilgilenmesi halkta büyük beğeni topladı..
Başkan Ekrem Yüce’nin bir başka icraatı ise Çiçek vadisine hayat vermesidir..
Bu atıl alana sahip çıkarak,burada birçok bitki türünü yetiştirmesi ve sonucunda bal üretmesi,diğer ürünler elde ederek Sakarya’ya farklı bir katma-değer katması da çok önemlidir..
Bu çalışmaları takdirle karşılayanların sayısı bir hayli yüksek..
Ama Başkan Ekrem Yüce, Sakarya Büyük Şehir Belediyesi’ne bir ayrıcalık yaparak, kentin çeşitli yerlerinde tanzim satış büfeleri kurması tepkiler çekmedi değil..
Bu “tanzim satış “ noktaları Sosyal demokrat bir anlayışın eseri olsa da, kentte bu kadar esnaf,bu girişimci varken, bu üretilenleri onlar eli ile sunması daha hoş olmaz mıydı?
HALKA,ESNAFA RAĞMEN OLMAZ!
Böyle bir taşla iki kuş vurmuş ve kent esnafını ötelememiş, onlarla birliktelik yapmış olur ve en önemlisi halka ait olan alanlara belediye satış noktaları dikmemiş olurdu!
Başkan Ekrem Yüce, iktidar partisinin avantajlarını kullanmak istiyor..
Bu en doğal hakkıdır da, ama unutmasın ki,bundan önceki belediye başkanlarının hizmet adına hangi eseri akıllardadır..
Unutulmak acıdır,önemli olan unutulmamak adına,halka dokunan eserlere,hizmetlere imza atmaktır..
Siyasi rüzgarlar bugün böyle esebilir, yarın bu rüzgarların hangi yönden eseceğini bilebilir ki?
ANKARA LUNAPARKI GİBİ OLMASIN?
Son Meclis toplantısında Başkan Ekrem Yüce, önemli açıklamalarda bulundu ve Sakarya Park’a bir lunapark oluşturacağını paylaştı..
Aslında bu park ile ilgili bazı eleştirilerimi önceki yazılarımda paylaşmış idim..
Ama bu “Lunapark” projesi, sakın ha Ankara eski Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in ki olmasın!?
İnsanımızın büyük bir bölümü “geçim sıkıntısı” içindeyken, “Sakarya’nın ihtiyacı bu mudur” diye düşünmek gerek!
Lunaparklar, eğlence mekanları, gelişmiş, gelir düzeyi yüksek toplumların para harcadıkları alanlardır..
Bisiklet dağıtan bir belediyeden, lunapark kuran bir belediye anlayışına mı geldik?
KEŞKE EĞİTİMİN HİZMETİNE VERİLSEYDİ?
Bir de bu park içine konulan bu uçağın “restoran” olarak hizmet verecek olması da pek yakışık almadı, yerinde olmadı!..
Nedeni açık!
Bu kentte bu kadar restoran,lokanta, kahvehane yok mu ki, burası da “rant” alanı olarak tahsis ediliyor?
Elbette, Başkan Yüce ve Belediye Meclisinin takdiri ve kararıdır..
Kültür açığı büyük olan Sakarya’da keşke bu uçak, eğitimin hizmetine verilse ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı “uzay teknolojisi” çağrısı ile ötüşseydi!..
Son olarak şunu söylemeliyim ki, siyasetçilerimiz, siyaset makamı bildiğini yapıyor!..
Öyle ama, onları seçenleri asla unutmasınlar!
O kesim, seçimden seçime hatırlanacak kesim değildir!
Öncekilerin esamesinin okunmaması, işte bundandır!..
Hakları var ama, alınan kararlar, projeler, verilecek hizmetler bir istişareden, yani bir bilge insanlar süzgecinden geçiyor mu?
İşte, birçok proje, enine, boyuna ölçülüp, biçilmediği ve halka sorulmadığı için eleştiri alıyor, beğenilmiyor ve olan devlet parasının har-cur edilmesine neden oluyor!
FATURA HEP HALKA KESİLİYOR!
Sonra ise fatura yapana değil, halka kesiliyor!
Bunun önüne geçmeliyiz!
Sahi Karasu Limanı için düşünülen,” o Adapazarı-Karasu tren hattı” ne oldu?
Zarar, ziyan ne kadardır bilen var mı?
Sevgili Başkanım, sizin paranızın hesabını soran yok! Halkın parasının har-cuir edilymesinin hesabı soruluyor..
Bu para sizin değil, halkın!
Keşke “ Paramızın hesabını sormak” size mi kaldı deseydiniz?
O zaman alkışlanırdınız!
Devletin parası, halkın parasıdır..
Halkın parasını en iyi şekilde harcamak, kullanmak hizmete talip olanların görevidir..
İstenilen, halka hesap verilmesidir!
Başka şey değil Başkanım!
Güzel çalışmalarını takip etmeye, yazmaya devam edeceğiz..
Bu kent, sadece siyasi iktidarın değil, iktidar görevlilerinin değil, hepimizin, Sakaryalıların!
Lütfen bunu unutmayalım!?
Yusuf Cinal yazıyor, 15 Eylül 2021 www.bizimsakarya.com.tr
