Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, AKP döneminde yüzde 400 artan kuran kursları sayısının daha da artırılacağının mesajını verdi. Gözler kursların denetiminin nasıl yapılacağına dönerken kurslarda yaşananlar akla geldi…
Yakın tarihlerde farklı Kuran kurslarında meydana gelen taciz ve istismar haberleri gündeme bomba gibi düşmeye devam ediyor. Son olarak Muş’ta kapıya asılı şekilde cesedi bulunan ve intihar ettiği öne sürülen 12 yaşındaki M.H.Y.’nin dosyasında savcılık tarafından getirilen gizlilik kararı akıllarda soru işareti olarak kaldı… Bu vahim olay beraberinde kuran kurslarında meydana gelen taciz ve istismar vakalarını akıllara getirdi.
TACİZ VE İSTİSMAR
1997’de yalnızca ilköğretimi bitirenlerin kuran kurslarına kabul edilmesi kuralı getirilmiş, bu kural akabinde kaçak kuran kursları açılmaya başlanmış ve kurslara katılamayanlar, aileleri aracılığıyla izinsiz kuran kurslarına yönlendirilmişti. Türk Ceza Kanunu’nun “Kanuna aykırı eğitim kurumu” maddesinde 2004 yılında yapılan değişiklikle izinsiz açılan eğitim kurumlarının kapatılması kuralı, 2013 yılındaki değişiklikle yürürlüğe giren, kanuna aykırı eğitim kurumu açma suçu ve tespit edilen kurum yetkililerine 6 aydan 3 yıla kadar verilmesi istenen hapis cezası kanunu resmi gazetede yayımlanan kararla yürürlükten kaldırılmış, izinsiz açılan kuran kursları hakkındaki davalar düşmüştür.
AYM’YE BAŞVURU
Cumhuriyet Halk Partisi kararın iptali için Anayasa Mahkemesine başvurmuş ancak AYM iptal kararını kabul etmemişti.
MADDE 263. – (1) Kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açanlara, bunları çalıştıranlara ve bu kurumlarda kanuna aykırı olarak açıldığını bildiği halde öğretmenlik yapanlara, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Yukarıdaki fıkrada gösterilen yerlerin kapatılmasına da karar verilir”
(Kaldırılan 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 263 üncü maddesi)
İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Prof. Dr. Serap Keskin Kiziroğlu, değişiklik sonrası yaptığı açıklamada, yönetmeliklere aykırı bir şekilde özel eğitim kurumu açmanın, çalıştırmanın suç olmaktan çıkarıldığını ‘kırmızı ışıkta geçmek’ tabirine benzetip yalnızca idari ceza verildiğini söyleyerek tepki göstermişti.
KURSLARDA NELER OLDU
-Elazığ’da gittikleri kuran kursunda 7-8 yaşlarında iken caminin imamı tarafından tacize uğrayan kadınlar, cami imamı H.K’ya yıllar sonra dava açabildi. (2021)
-Ankara Yenimahalle’de bulunan müftülük protokolüyle kurulan Abdülkadir Geylani İmam Hatip Ortaokulu’nda ve aynı yere bağlı yatılı Safa-Merve Kuran kursunda yemekten zehirlenme, yatılı kuran kursuna giden çocuklara istismar vakası gibi olaylar ortaya çıktı. Şikayette “Daha önce bu olaydan gönderilmiş çocuklar var. Bu olayların önüne engel koyamadıkları için sadece üzerlerini kapatıyorlar ve bu olayı öğrenip karşı çıkaları hemen gönderiyorlar” ifadesi yer aldı. (2018)
-Ağrı’da bulunan İmam Buhari Yatılı Erkek Kuran Kursu’nda 9 yaşındaki erkek öğrenci, gittiği kuran kursu hocası tarafından tecavüze uğradı.(2017)
-Sakarya’da bir tarikat lideri 12 yaşındaki bir kızı istismar etti.(2020)
-Van’ın Gevaş İlçesi’nde 6 yıldır imamlık yapan 36 yaşındaki T.A. camiye kitap almak için gelen 9 yaşındaki kız çocuğunu elle teciz etti. (2020)
-Diyarbakır’da yetkisi olmamasına rağmen kuran kursu açan imam, çocuklara telefon vererek taciz mesajları attı. Skandal olay, ailelerin durumu farketmesiyle ortaya çıktı. İmamın yalnız mesajda değil fiziksel olarakta küçük kızları taciz ettiği öğrenildi. (2017)
-Adıyaman’ın Gerger İlçesi’ndeki İmam Hatip Lisesi’nde yaklaşık 70 erkek öğrenci öğrenci idareci olduğu iddia edilen 4 kişi tarafından cinsel istismara uğradı. Taciz iddiası basına yansıdıktan sonra ilgili yerlere erişim engeli getirildi. Okuldaki 14 öğretmen açığa alınırken derslere imamlarında girdiği bildirildi. (2016)
-Adana’da 15 yaşındaki bir kıza cinsel istismarda bulunan cami imamı M.D. tutuksuz yargılanıyor. Savcının kararı sonrası cinsel istismara maruz kalan 15 yaşındaki kız iki kez intihara kalkıştı. (2018)
Bunlar sadece olaylardan bazıları…
“ŞEYTANDAN KORUNMUŞ”
Öte yandan bu olaylar kamuoyunu meşgul ederken Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Kahramanmaraş’ta Pazarcık Yatılı Hafızlık Erkek Kuran Kursu’nun açılışında “Biz Kuran kurslarımızın bulunduğu yerlere şeytandan korunmuş bölgeler diyoruz. Bir yerde Allah zikredilirse oraya şeytan yaklaşamaz.” dedi. Erbaş’ın denetim konusuna ise girmemesi dikkat çekti.
DENETİM MEB’DEN ALINDI
Tüm eğitim kurumlarının denetimi Milli Eğitim Bakanlığı’ndayken kuran kurslarının denetimi Diyanet İşleri Bakanlığı altında bulunuyor. 1982 Anayasası konuyla ilgili 24’üncü maddesinin dördüncü fıkrasında “Din ve ahlâk eğitim ve öğretimi devletin gözetim ve denetimi altında yapılır” maddesi yer almakta ayrıca “Türk Ceza Kanunu’nun Madde 257’de Görevi Kötüye Kullanma Suçu”nda belirtildiği üzere görevi amacı dışında kötüye kullanan kişilerin tespiti halinde altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.
YÜZDE 400 ARTIŞ YAŞANDI
Öte yandan AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında kayıtlı kuran kursu sayısı 3 bin 699’ken bu sayı günümüz verilerine göre 19 bin 503’e ulaştı. Yedi Bakanlığın bütçesini geride bırakarak üstüne birde ek ödenek isteyen Diyanet İşleri Bakanı Ali Erbaş, geçtiğimiz günlerde yüzde 400 oranla artan kuran kursu sayısını daha da artıracağı mesajını vererek, üniversite kampüslerinde, hastaneler ve öğrenci yurtlarında da kuran kursu açacaklarını duyurmasıyla yine tartışmalara konu oldu.
Öğrencilerin yurt bulamadığı için üniversitelere gidemediği ortamda yatılı kuran kurslarında gerçekleşen intihar, taciz ve istismar vakalarındaki artış da dikkat çekiyor…
Rabia Azra Sözcü
Odatv.com
