Türkiye’nin Kurtuluş reçetesi Tasssup ve panzehiri Atatürk ; “ Bir Milleti yok etmek isterseniz askeri istilaya lüzum yoktur . Ona tarihini unutturmak , dilini bozmak , dininden soğutmak ve dolayısıyla manevi değerlerini , ahlakını soysuzlaştırmak kâfidir.” diyen Peyami Safa günümüz Türkiye’sini ne güzel özetlemiştir..
Giriş=Taassup : gözleri kör olmuş , kalpleri ve akılları duvar olmuş , sadece görmek istediklerini gören , duymak istediklerine kulak veren , bir şeye körü körüne bağlanan kimselerin adıdır.
İslamiyette taassuba savaş açmıştır, öyle ki Zümer Suresi“ De ki hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu ? Ancak aklı başında olanlar düşünür , bundan ancak onlar öğüt alır .
Nahl suresi “ Eğer bilmiyorsanız ilim sahiplerine sorun “ Buna benzer yüzlerce ayet de ilim ve bilime yönelin tavsiyeleri mevcuttur..
Atatürk’ te İslam dinini çok iyi sentez etmiş , bütün düşünce ve fikirlerinde Kuranı Kerim’den ve Peygamber efendimizin hadislerinden ilham alarak oluşturmuştur.Atatürk’ te taassuba savaş açmıştır. Birçok söyleşilerinde Toplum içinde kamplaşmanın sebebinin taassup olduğunu , Taassubun cahilliğe dayandığını taasubu olanın cahil olduğunu , ilimin mutlaka cahilliği yeneceğini o halde halkı aydınlatmanın çok önemli olduğunu vurgulamıştır.
Atatürk ‘ biliriz ki Allah dünya üzerinde yarattığı bu kadar nimeti , bu kadar güzellikleri insanlar istifade etsin , varlık içinde yaşasınlar diye yaratmıştır . ve azami derece faydalanabilmek için bütün canlılardan esirgediği zekayı aklı insana vermiştir..
Yine Atatürk , İnsan vücudu bir kürsüdür ; zeka cevherinin korunduğu yer olan başı , üzerinde taşımak için kurulmuş bir kürsüdür.Çünkü zeka esastır.!Söylemleri ile daha sonra ilim ve aklın benim tek mirasım olduğunu ifade edecektir…
Kısa bir giriş yaptıktan sonra neden askeri istilaya lüzum yoktur , neden Atatürk ün Türk Milletinin yüreğinden söküp atmak yeterlidir sorusuna cevap aramak istiyorum ; Atatürk 1911 de Libya’da İtalyanlara , 1915-1916 da Çanakkale’de İngiliz,Avustralya,Yeni Zelanda ve Fransa ya , 16 Nisan 1916 da Rusya ya , 1917 de Filistin’de İngilizlere karşı savaşan bir kahraman olup 1911-1918 arasında Osmanlı Devletinin yıkılmaması için ölümü göze almış , 1919 dan 1923 e kadar toplamda Viyana kuşatmasından sonra yaklaşık 240 sene sürekli geri çekilerek bağımsızlığını yitirmekte olan bir millete tekrar tam bağımsızlığını kazandıran , Türk yurdunun selameti ve saadetini kendi selameti ve saadetinden üstün görmüş Türk Milletinin yetiştirdiği evladı Fatihan dır..
İşte bu yüzden 1930 da Alman Kurt ziemke die neue Türkei adlı kitabında halka, Atatürk Cumhuriyetinin din düşmanı, kürt düşmanı olduğu temalarının işlenmesi gerektiğini ifade etmiştir.1950′ lerden itibaren Abd emperyalizmi Atatürk ve Cumhuriyet tarihini değiştirerek , örneğin Çanakkale savaşının adını bile Çanakkale deniz savaşları olarak değiştirenler ve bunun taşeronu kanı bozuk soysuz yazarları destekleyerek ‘ yalan söyleyen tarih utansın ‘ kampanyalarına başlamışlardır .
Yine ABD , 1993 de BOP ile hilafet devleti , yeni Osmanlıcılık tartışmalarını başlatmıştır .1996 da CIA görevlisi Samuel Huntington , Türkiye nin Atatürk’ün mirasının reddedilmesi gerektiğini , Türkiye ‘nin Ortadoğu’da İslamın lideri olması ve bu konuda BOP un aktif olarak uygulanması gerektiğini belirtmiştir kaynak (Medeniyetler çatışması adlı kitabı).
1997 de CIA Ortadoğu görevlisi Paul Henze , Atatürkçülük öldü , tarikatçılar ilericidir demecini vermiştir . 1998 de CIA Ortadoğu şefi Graham Fuller , Kemalizme son , Osmanlı’yla övünün tarikatçı olun diye naralar atmıştır .
Hollandalı Arie Oostlander in hazırladığı AB rapuruna göre Türkiye AB ye gerçekten girmek istiyorsa Atatürkçülük ten vazgeçmelidir diye belirtmiştir .
1998 de Alman askeri istihbaratçı Udo Steinbach raporunda sorunun , Atatürk’ün kurduğu Türk devleti ve Türk ulusudur . Böyle bir ulus zorlamayla kurulmuştur ,uydurmadır ifadelerine yer vermiştir .
Yabancı istihbarat örgütlerinin ve devletlerin desteklediği soysuz yazarların kitaplarıyla da sahte bir tarih Türk Milletine inandırılmak istenmektedir ve yaklaşık 100 yıldır Atatürk, dinsiz , ırkçı söylemlerle yalan ve fitne ile yüreğimizden sökülüp atılmak istenmiştir.
işte bu Taassup sahipleri, halkı parçalara ayıran , birbirimizi hatta aile içinde bile ayrışmaya sebep olan bu fitnenin , Atatürk’ün kurduğu bu akıl ve ilim Cumhuriyetinin bugün getirdiği durum ortadadır..
Oysaki Atatürk ; 3 Mart 1924 te Diyaneti, yine 1924 te ilahiyat fakülteleri ve imam hatip okullarını kurmuştur .
Elmalılı Hamdi Yazır a Kuran-ı Kerim i tercüme ve tefsir ettirmiş , Buhari hadislerini Türkçeye çevirtmiştir. Yüzbin takım din kitabını bastırtarak Anadolu’ya dağıtılmasını sağlamıştır .
Para ile satın alınan Seyit‘liğin rant için kullanıldığı bu coğrafyada Türk Milletinin İslam dinini kitaplardan ve gerçek din alimlerinden öğrenmesini istemiştir . Soruyorum, İslam dinine bu kadar büyük hizmet eden başka bir devlet adamı var mıdır?..
Emperyalizmin din düşmanı diye kitaplara , kanı bozuklar tarafından yazılan Atatürk’ün İslam’a yaptığı bir kaç hizmetten biri .
İşte Atatürk, Emperyalizm’ e karşı hem cephede, hem ilimde ve bilimde savaş kazanan tek lider olduğu için , 1930′ larda, Uçak yaptığımız ve Avrupa’ya sattığımız için , 1930′ larda kendi aşımızı yapıp Avrupa’ya sattığımız için , 1929 da Büyük Buhran’a rağmen teknoloji ve sanayi devrimi yaptığı için , Türk Milletinin yüreğinden ve zihninden sökülüp atılmak istenmektedir..
Kurtuluş savaşında annesi Zübeyde hanım, ‘oğlum hiç paramız kalmadı ‘ demesi üzerine, Anneciğim evdeki halıları sat diyen Mustafa Kemâl Atatürk hakkında ileri geri konuşanlar ayağınızı denk alın Türk Milleti’ ne Atatürk’ü nede sizin gibi kanı bozukları unutmaz..
Cesareti Mete han’dan , intikamı Atilla’dan , destanı Bilge Kağan’dan , Umudu Kür Şad’dan , İnancı Alparslan’dan , Kararlılığı Fatih’ten , Mücadeleyi Mustafa Kemâl Atatürk’ten alan Yüce Türk Milletine sesleniyorum; bir olalım, diri olalım , Erdemli olalım , ilim – irfan sahibi olalım , çocuklarımıza en güzel eğitimleri verelim , çok çalışalım , çok okuyalım , az uyuyalım !!
Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur..
Çünkü biz Türküz, biz unutsak bile düşman asla unutmaz!.
Uzm.Dr.Cihan Kolip/Sakarya
