Yokluk sebebiyle, başını
sokacak evini zar-zor yapabilmişti
Nebahat, kocasıyla birlikte,
Van Başkale’de…
*
Nereden bilebilirdi, evinin
deprem fay hattı üzerinde olduğunu…
*
Ve, geçen hafta, uykusunun
en tatlı anı, gece yarısı 23.45 te,
aslında, o kadar da şiddetli
olmayan, 4.9 şiddetindeki depremle
yıkılan evi sonrası, 5 can paresi
evladı ile, yaşamının, en büyük
dayanağı, kocasını kaybetmişti…
*
20 bin liralık güçlendirme
yapılabilseydi,
ne evi yıkılacak, ne de, ailesinin
yok olmasına sebep olan
yıkımları yaşayacaktı…
(Bu olayı bir kenara not alalım…)
* * *
Baştakinin, 4 tane saray
yaptırdığından cesaretle, bu sefer de
Diyanet İşleri Başkanlığı, üstelik
yine fakirliğin zirve yaptığı
Anadolu köşelerinden, Elazığ’ın
Harput İlçesinde, 8 dönüm arazi
üzerine, 80 milyon lira harcayarak,
bir külliye yapmak üzere harekete geçiyor…
*
Antalya’da, ekonomik kriz sebebiyle,
karı koca ve 2 çocuklu 4 kişilik
“Şimşek Ailesinin”, doğal gaz borcunu
ödeyemeyerek, siyanür içmek suretiyle,
intihar eden, çöpten ekmek toplayan
insan manzaralarının yaşandığı
bu ÜLKE’de…
*
Diyanetteki efendiler, Külliye ‘ye
harcayacakları 80 milyon lirayla,
40 bin nüfuslu Van Başkale’nin,
her bir binasına, 20 bin lira harcayarak,
ölümleri engelleyebilir ya da doğal gaz
borcunu, gerçekten, yokluk sebebiyle
ödeyemeyen, 30 bin aileye
yardım ederek, yaşamının en güzel
yıllarında, intihar ederek hayattan kopan
“Şimşek Ailesi”nin intiharını önleyebilirdi…
*
İşte…
Bu ülkede yaşanan dramlara
rağmen, İsraf ve şatafat içerisinde olan
Diyanet’e, Tevbe Suresinin 107 ve
108 nci ayetleri ile, o yüce Peygamber
Hazreti Muhammet’in yıktırdığı
Mescidi Dirar Camii olayını
hatırlatmak isterim…
(Ne yapmıştı Yüce Peygamber..?
Kurdukları ilk camiye rağmen,
bir cami daha kurma istekleri
sebebiyle ihtiyaç diye inşa
ettikleri ikinci caminin, fitne fesat,
yalan dolan merkezi haline dönüşmesi
sebebiyle, yıkılması emrini verip
İlk, Cami Yıktıran Peygamber olarak
tarihe geçmiştir…)
*
Bu olay, bu günkü Diyanete
(Haşa) hikaye gibi geliyor ki ;
ülke fakirlikten kırılıp, intiharların
çare gibi göründüğü, toplum çıkmazlarına
rağmen, şatafat ve israfa dayalı
külliyeler yapma peşinde…
*
50 milyon dolar bulunamadığı
Gerekçesiyle, Tank Palet Fabrikasını
Katarlı kara para sermayesine
peşkeş çeken AKEPE hükümeti ise
bu talana, seyirci kalarak destek oluyor…
*
Yurttaşa, “ucuz sebze meyve için,
pazara akşam gidilmesi” tavsiyesinde
bulunan ve artık ortak değerleri temsil
etme yeteneğini kaybetmiş Diyanet,
düştüğü şatafat ve israf bataklığında
debelenip durmakta ve yüce
İslam Dini’ni gereğince temsil
edebilme becerini kaybetmiş
durumda maalesef…
*
Zira…
Bu günkü “Diyanet anlayışı”
ne, Van Baş kaleli Nebahat’in
gözünden dökülen yaşları,
ne de, doğal gaz borcunu
ödeyemediği için intihar eden
Şimşek Ailesinin ahını dindirebilir,
böyle, israf ve debdebede
peşinde koştuğu sürece…
*
Ve maalesef ki ;
o kutsal ibadethanelerimiz
camilerimiz de, “Dırar Mescidi”
anlayışı ile, toplumun “ortak değeri”
olmaktan uzaklaşır…
Yazık..!
Muzaffer Tatlı yazıyor