“Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır” M.Kemal Atatürk. Günümüzde niçin bir kesim ona düşmandır?
Bu sözü her şeyi açıklamıyor mu? “Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okuma yazma bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir” işte bugünkü Türkiye’nin durumunu bu sözü ile çok kısa ve güzel anlatmış.
Gerçek siyasetçi ve devlet insanı; her şeyi önceden görebilen, hissedebilen, yanılmayan ve kaldırılmayan özelliklere sahip olan kişidir. Bugün yaşadığımız sıkıntıların gerçek sebebi onu hâlâ anlayamamış olmamızdır.
Göstermiş olduğu hedeflerden saparak, Ortadoğu bataklığına saplandık.
En büyük suçlu; onu anlayamamış ve anlatamamış sözde aydın kesimdir.
Bunda da en büyük pay İnönü’ndür. Onun en yakınında bulunan bir siyasi olarak; ölümünden sonra ülkeyi tekrar karanlık döneme sokmuştur.
Özellikle çok partili sisteme erken geçerek; ülkenin cahillerin eline geçmesine engel olamamıştır.
ABD ile yaptığı Fulbright eğitim anlaşması ile de ülke eğitiminin yok olmasına sebep olmuştur.
Kişilere takılmayın. İsimler değişir. Ama cehalet hep vardır.
Ve bu şekilde giderse İran ve Suudi Arabistan olma yolunda hızla yol alacağız.
Kişiler olarak yapabileceğimiz tek şey; kültürlü ve bilgili çocuklar yetiştirmek ve bir çocuğun eğitimine elinden geldiğince katkı yapmaktır.
Başka kurtuluş reçetesi yoktur.
Erdal Bıçakcı yazıyor
Bu sözü her şeyi açıklamıyor mu? “Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okuma yazma bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir” işte bugünkü Türkiye’nin durumunu bu sözü ile çok kısa ve güzel anlatmış.
Gerçek siyasetçi ve devlet insanı; her şeyi önceden görebilen, hissedebilen, yanılmayan ve kaldırılmayan özelliklere sahip olan kişidir. Bugün yaşadığımız sıkıntıların gerçek sebebi onu hâlâ anlayamamış olmamızdır.
Göstermiş olduğu hedeflerden saparak, Ortadoğu bataklığına saplandık.
En büyük suçlu; onu anlayamamış ve anlatamamış sözde aydın kesimdir.
Bunda da en büyük pay İnönü’ndür. Onun en yakınında bulunan bir siyasi olarak; ölümünden sonra ülkeyi tekrar karanlık döneme sokmuştur.
Özellikle çok partili sisteme erken geçerek; ülkenin cahillerin eline geçmesine engel olamamıştır.
ABD ile yaptığı Fulbright eğitim anlaşması ile de ülke eğitiminin yok olmasına sebep olmuştur.
Kişilere takılmayın. İsimler değişir. Ama cehalet hep vardır.
Ve bu şekilde giderse İran ve Suudi Arabistan olma yolunda hızla yol alacağız.
Kişiler olarak yapabileceğimiz tek şey; kültürlü ve bilgili çocuklar yetiştirmek ve bir çocuğun eğitimine elinden geldiğince katkı yapmaktır.
Başka kurtuluş reçetesi yoktur.
Erdal Bıçakcı yazıyor